tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gıda ürünleri elbette zamlandı. ancak gerek tahıl gerekse hayvancılık yönünden ülkemiz kaynakları çok azaldığından ve üretim yeterli olmadığından, gıda fiyatları daha çok arttı. bunu fırsat bilip menülerine garip zamlar yapan uluslar arası şirketlerin yerine yerli ve butik tarzı burgercileri veya esnaf lokantalarını tercih edilmesinin iyi olacağını düşünüyorum. pınar donmuş burger köftesi, uno ekmek, pazar domates ve tat mayoneze bir dolu para vermek hele de bu kadar şikayet varken ... bilemedim..

gülseren budayıcıoğlu'nun aynı adlı kitabını gerçekten severek okumuştum fakat kadının yazdığı kitaplar dizileştirilirken içerisine bol bol psikolojik şiddet ekleniyor, kitaplarında işlenen normal hikâyeler full drama bağlanarak yayınlanıyor. yapılan şey tam olarak ajitasyon duygusu oluşturarak reyting kazanmak. ülkede her gün sayısız şiddet, acı hayat hikâyeleri duyuyorken daha fazlasına ihtiyaç yok bence.

sen ağlama, bir damla gözyaşın yeter.

Çekildiği dönemler için bence mazur görülebilinecek ama izleyince de komik bulduğum hatalardır. Adamlar ne filmler yapmış ya 50 sene geçmiş hala izletiyor kendini. Başka filmler 90'larda çekilse bile izlenmeyebiliyor zamana yenik düşüyor ama bu filmler gerçekten kült olmuş izlemeye doyamıyoruz.

Doğru kullanımı "itibarıyla" olan kelime.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Türkiye ile normalleşme sürecine dair açıklamada bulundu: "Türkiye ile ilişkileri ön koşulsuz normalleştirmeye hazırız". Dedi. Hepimiz kardeşiz, bu öfke ne diye? Yaşamak dururken, bu kavga ne diye? Sözleriyle devam etmek istiyorum. Ermenistan, Türkiye'nin sınır komşusudur. Eskiden beri sürekli etkileşim halindeydiler, ilişkileri yeni değil. Hatta öyle ki tarihte Osmanlılarda, milletti sadika olarak da bilinen Ermeniler, Türkiye ile sadık iki dost ve kardeştiler. Şunu Unutmayalım hiçbir zaman arkadaslar: Eski dosttan düşman, eski düşmandan da dost olunmazmış. Siz zaten eski dostsunuz, düşman olamazsınız. Evet karşılıklı savastiniz, karşılıklı olarak birbirinizin canını yaktınız. Ama savaşın kazananı olmaz hiçbir zaman. Çünkü kaybedilen CAN'dır ne yazık ki.

20/09/1993/ cine 5 kanalı yayın hayatına başladı. Genç nesil bilmez ama o yıllarda gece 12'den sonra ilk 5 dakikası açık kalanı şifreli olarak verdiği erotik filmler ile ünlenmiş paralı platformdur.

Şiddet deyince malesef aklıma kadın geliyor. Malesef ülkemizin yaratan kanası kadına yönelik şiddet. Şiddet sadece fiziki yaralama değildir ki psikolojik şiddette çok yaralayıcı olabilir. Bence kadında erkek te birbirini herşeyden önce insan olarak görmeli ve insani muamelelere bulunmalıdır.

# Ağzından baklayı çıkarmak
Duyduğumda sözü olanın sözünü söylemesi yada sırrın açığa çıkması için söyleyecek kişiyi cesaretlendirmek olarak bildiğim bu atasözü,
iskender Pala'nın ''iki Dirhem Bir Çekirdek'' Kitabında aklımda kaldığı kadarı ile;
Geçmiş zamanda ağzı bozuk küfürbaz bir adam varmış zamanla kendisine zarar verdiği düşünüp tekkeye gitmiş dervişe durumu anlatmış bundan vaz geçmek istediğini söyleyip yardım istemiş Derviş bir avuç kuru bakla verip bir tanesini dilinin altına koymasını istemiş ıslanıp şişince yeni bir tane koymasını konuşmak istediğinde kendisi ile konuşmasını sağlık vermiş bu arada yanından hiç ayırmamış bir akşam sohbet dönüşü yoğun yağmur yağışı altında köyün birinden geçerken bir kız çocuğu camdan derviş bekle diye seslenmiş önemli bir konu olduğunu düşünüp yağmurun altında beklemeye başlamışlar uzun bir süre sonra kız yeniden camda görünmüş bekleyin diyerek yine içeri kaçmış yağmurun altında dervişinde iyice canı sıkılmış kızmış kız bir kez daha camda görünüp tamam gide bilirsiniz deyince iyice ıslanan derviş kıza neden beklettiği sormuş kız annem yumurtaları sarıklı birini görüpte tavuğun altına koyarsanız civ cvi çıkar dedi onu yaptım deyince nevri dönen derviş yanındakine çıkar ağzındaki baklayı deyivermiş,
aklımda kaldığı kadarı ile böyleydi kitapta ata sözlerinin nerelerden günümüze gelidğine dair güzel anlatımlar var,
vaktinden önce baklayı çıkarmayın sabredin :)

Şahsen ben 1 temmuzdan sonra neler yaşayacağımızı çok merak ediyorum. Yani sanki koronaya bir reklam arası vermiş gibi olcaz ne dersiniz? 1 temmuzdan sonra 2 temmuzda kimbilir mekanlar ne halde olcak, düğünlerde ne halaylar çekilecek ne kalabalıklar olacak kimbilir kimbilir.