''Kim bu cennet vatanı uğruna olmaz ki feda,
Şuheda fışkıracak toprağı sıksan şuheda,
Can-ı canan-ı alsın da Hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.'' Sözleriyle başlamak istedim.
Dünyayı, biz bir bahçe olarak düşünürsek, Ülkem de benim için bu bahçenin gül bahçesidir. Yüzyıllardır farklı medeniyetlere beşiklik etmiş ve farklı kültürlere gebe olan bu bahçe, bizim ciğerlerimizdir, nefesimizdir, dahası bizi biz yapan değerlerimizdir. Bu koca bahçeye bakarken, bahçeyi bahçe yapan tek türdür deyip, tek tür mantığıyla yaklaşmamak gerekir. Unutmayalım ki rengarenk çiçek ve diğer bitki türleri ve canlı türleriyle bir bütündür bu bahçe, renk, tür vb. farkı gözetmeksizin.
Bu yüzden, varlıkta da yoklukta da kenetlenmek ve bu değerlerimize hep beraber sahip çıkmamız gerekir.
Dünyanın genel durumuna baktığımda ise, gittikçe yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu görüyoruz. Dünyanın yok olması demek bizim yok olmamız demektir düşüncesiyle hareket etmemiz gerekir. Çünkü dünyamız ve kainattaki bütün düzen, insanoğlunun yararı içindir. İnsanoğlu o kadar kutsal ve kıymetli bir varlık ki, düşüşnsenize aklımıza gelen, ''İNSANLAR'' hariç. Bütün canlı ve cansız varlıklar, bize hizmet ederken doğrudan ve dolaylı olarak; yıkıcılık faaliyetleri sürdüren, herkesi ve herşeyi tar u mar eden yine insanoğlu ve türevleridir ne yazık ki... O yüzden, '' Dünya Sefalet Endeksi'' değerleri çok da şaşırtmıyor. Ne yapıyorsak kendimize yapıyoruz. Ne zaman ki bizler, Sömürmek, çalmak ve istismar etmek anlamındaki SAHİP OLMA mantığından vazgeçip, saf olan durumumuza yani özümüze geri dönüş anlamındaki OLMAK mantığına büründüğümüzde işte o zaman hayat yaşanılır hale gelir. İnsanlar ve ülkeler arasındaki usulsüz uçurumlar işte o zaman kapanır ve SEFALET İNDEKSİ diye bir şey kalmaz ortalıkta.
dünya sefalet endeksi
Dünya sefalet endeksi yapılmış ve güzel ülkem türkiyem 156 ülke arasından 21. Sırada yer almış. Yahu bir kez de iyi birşey olsa da onda sıralamaya girsek. Dolar aldı başını gidiyor diyorlarda tl asıl eriyen. Ülkecek daha da kötü günler bizi bekliyor ne yazıkki. İnşallah bir çare bulunur ama umudum kalmadı...
hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.
eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238