confessions

cordelia

2. nesil eli kalem tutan - müddet-i tahsiliye - eli kalem tutan -

  1. toplam entry 84
  2. takipçi 1
  3. puan 2611

serdar ortaç

cordelia
bu yılı tam olarak kendisi gibi geçirdiğim kişilik. öyle bir bezmişlik, öyle bir depresiflik. bazen kendisinin depresyonda olduğunu düşünmüyor değilim. çevresindekiler tarafından bir şekilde silkilip kendisine getirilmesi lazım. ülke olarak hepimiz biliyoruz ki yazın gelişi serdar ortaç'ın yeni klibinden belli olur.

elma

cordelia
aşşşırı güzel bir meyve. hele ekşi, kıtır kıtır ve bol sulu oldu mu bayılarak yedim. ama olur da şansıma kumlu elma denk gelirse tüm gün keyfim kaçık dolanırım ortalıkta, öyle de bir etkiye sahiptir bende.

camdaki kız

cordelia
gülseren budayıcıoğlu'nun aynı adlı kitabını gerçekten severek okumuştum fakat kadının yazdığı kitaplar dizileştirilirken içerisine bol bol psikolojik şiddet ekleniyor, kitaplarında işlenen normal hikâyeler full drama bağlanarak yayınlanıyor. yapılan şey tam olarak ajitasyon duygusu oluşturarak reyting kazanmak. ülkede her gün sayısız şiddet, acı hayat hikâyeleri duyuyorken daha fazlasına ihtiyaç yok bence.

miss turkey güzeli

cordelia
önceden miss turkey güzelleri yarışmaya katılırken fizikten önce genel kültür bilgisini önceliklendirirlermiş, azra akın ve arzum onan gibi şahane kadınlarla tanışmamız da miss turkey sayesindedir mesela. şimdi ise tek öncelik fiziği olması, o yüzden şevval şahin gibilerine kaldık. vay be, nereden nereye...

tavuk pilav

cordelia
eğer benim gibi eti sevmiyorsanız süper bir tercih. yanında ayran, üzerinde karabiber de varsa alın size süper bir öğün, daha iyisini bulmak zor.

bu arada aklıma geldi: bir ara facebook'ta mevlüt bulma grubu vardı – belki hâlâ vardır, insanlar gruptaki cenaze, sünnet ilanlarındaki adreslere gidip tavuk pilav yiyip bir de üzerine pilavı yorumluyorlardı. o günden beri var bir hayalimiz hahahahah!

kadınlar ne ister

cordelia
kadınlar ne mi ister? bence bu soruya verilebilecek sayısız cevabımız var. kadınlar eşitlik ister, anlayış ister, özgür olmak ister, en çok da birey olabilmek ister. yaşadığımız ülkenin koşullarını göz önünde bulundurursak hepimiz açıkça görürüz ki kadın bir cinsel objeden, hizmetçiden, aşçıdan, anneden öteye geçemez bu ülkede. oysa birazcık objektif baksak görürüz ki kadın, her şeydir. bir gün kadınlarla bağdaştırılan tüm bu kalıplardan kurtulabilirsek, hep beraber bir kadının isteyince başaramayacağı hiçbir şey olmadığına şahit olabiliriz. ama önce dilimizdeki, beynimizdeki, kalbimizdeki kalıpları yıkmamız gerekiyor. gerisi zaten gelir :)

eşine yardım eden koca

cordelia
olması gerekendir. bu konu asla cinsiyet ayrımı içermemelidir bana kalırsa, kadın da erkek de bir evin içinde yaşıyorsa ve birbirlerine “eş” diyorlarsa iki tarafın da belli başlı sorumlulukları olmalıdır. kadın tamirden anlamaz, erkek ev işini beceremez diye bir şey yok. konu birbirine destek olmak, yardım etmekse üzerimize dayatılan tüm bu kalıpları yıkmamız gerekir bence.

mehdi

cordelia
dünyanın en davar karakteri olabilir. karaktersiz, şiddet bağımlısı, iğrenç birisi. maçoyum, mahalle abisiyim, mafyayım ayağına etrafındaki herkese – özellikle de kadınlara yaşatmadığı psikolojik şiddet kalmadı. ayrıca zeynep'i eve kilitlemesi hatta kaçırması, çocuğunu bahane edip benal'i odaya kilitlemesi de cabası. bir de bu karakteri sevip savunan, “adam gibi adam!” diyen, hatta ve hatta hâlâ zeynep'le yakıştırmaya devam edenler var. neyse ki hak ettiği sona ulaştı da ölüp gitti.

burcu biricik

cordelia
bekaret testi sahnesini çekmeyi kabul etmesinin ardından gözümde birden diplere düşen oyuncu. çekilmesini istemeseydi hazal kaya gibi sahneyi senaryodan attırabilirdi, orijinal hikâyede öyle bir sahne yoktu bile. ama kendisi oynamayı tercih ederek birçok insan tarafından linç yedi ki haklılardı da bu defa.

dede

cordelia
dede çok kıymetli bir varlık bence. hele çocukken onunla uzun uzun zaman geçirme ve anı biriktirme şansınız olursa çok daha özel bir yere sahip oluyor sizde. iyi ki varlar.

hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.


eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238

hemen yazar olun