Bahis oynayan biri olsam Türkiye a milli futbol takımının şu gruptan sıfır puan ile ayrılacağına hayatta ihtimal vermezdim. Turnuvanın kesinlikle en kötü takımıyız. Oynanan oyun tam bir rezillik. Takım ruhu yok ve herkes kopuk oynuyor. Ayıptır valla biraz hırs görsek de sıfır çeksek o zaman bile içim yanmazdı. İşkence gibi maçlardı. Bir de turnuva takımıyız diye övünürdük...
Marketler pazar günleri akşam saat 5:00'te kapanıyor. Yalnız pazar günleri sadece ufak marketler ve bakkallar açık, zincir marketler kapalı. Neden böyle yapıldığını da tam olarak anlayamadım sanırım rekabet ortamında küçük esnaf ezilmesin diye böyle bir karar almışlar.
Daha dün Tozkoparan da bulunan fabrika satış mağazasına gittim ve hunharca alışveriş yaptım. Harika bir cikolata kokusu karsiliyor arabadan inince sizi. Büyük bı market yapmışlar ve içinde tüm ülker ürünleri neredeyse yarı fiyatına. Daha da güzeli en taze haliyle aliyorsunuz alacağınızı.
Çoğunlukla gerçek anlamının dışında kullanılması bir yana, gerçekte belirli bir anlamı da yoktur. Hatta bazen öyle gelir ki insana, yüksek dozlarda aşk, yoğun bir anlamını yitirme halidir. Düşüncelerine, mantığına kramplar girer... Aşkın öznesi dışında herkes ve her şey birer ayrıntıya dönüşür. Karnındaki mutluluk alameti kelebekler, boğazına doğru ilerleyerek, ağzından dışarı uçup gitmeye çalışır. Konuşurken dilin uyuşur, çenen karıncalanır, ellerin terler; fazla zorlanırsan, gözün seyirmeye başlar ve sıradan bir cümlenin ortasında bile çığlık atabilirsin.
Acı ve mutluluğun, sabırsızlığın, stresin, sarhoşluğun ve bunlar gibi birçok zıtlığın hiç şaşmayan oranlarda karışıp, eşsiz dansını sergilemesidir aşk...
En az mutluluk kadar aldatıcıdır. Açlığı doyurulmadığında yavaş yavaş zehirler, kıvrandırır; öldürmez ama bir parça sakat bırakır. Verebileceği zararı verdikten sonra zamanla terk eder seni, yanına senden bir hatıra da alarak. Bir sonraki ziyaretine kadar kötü bir dost olarak anılır ama her yeni gelişinde yine aynı coşkuyla karşılanır, aynı hızla salar sarhoşluğunu hayatına ve dokunduğun her şeye pırıltılarını bırakır.
Bazen de büyük bir yanılsamadır, aşk...
Bambaşka gördüğün, gözlerinin, saçlarının, parmaklarını ayrıntılarının zihnine kazınması için can attığın, her hareketini dikkatle izlediğin, söylediklerini onun kastettiğinden bile fazla anlamlandırdığın, kısacası yere göğe sığdıramadığın erkeğin de bir karaciğeri, iki dizi, standart bir boşaltım sistemi olan, ortalama nezakete sahip (hatta kaba), düşüncesiz ve sıradan bir insan olduğunun farkına varma sürecinde, boşu boşuna taşıdığın hissiyattır... Ziyandır yani... Onu önemse ama belli etme. Çünkü, aşk bir erkek gibidir; çabuk şımarır...
Acı ve mutluluğun, sabırsızlığın, stresin, sarhoşluğun ve bunlar gibi birçok zıtlığın hiç şaşmayan oranlarda karışıp, eşsiz dansını sergilemesidir aşk...
En az mutluluk kadar aldatıcıdır. Açlığı doyurulmadığında yavaş yavaş zehirler, kıvrandırır; öldürmez ama bir parça sakat bırakır. Verebileceği zararı verdikten sonra zamanla terk eder seni, yanına senden bir hatıra da alarak. Bir sonraki ziyaretine kadar kötü bir dost olarak anılır ama her yeni gelişinde yine aynı coşkuyla karşılanır, aynı hızla salar sarhoşluğunu hayatına ve dokunduğun her şeye pırıltılarını bırakır.
Bazen de büyük bir yanılsamadır, aşk...
Bambaşka gördüğün, gözlerinin, saçlarının, parmaklarını ayrıntılarının zihnine kazınması için can attığın, her hareketini dikkatle izlediğin, söylediklerini onun kastettiğinden bile fazla anlamlandırdığın, kısacası yere göğe sığdıramadığın erkeğin de bir karaciğeri, iki dizi, standart bir boşaltım sistemi olan, ortalama nezakete sahip (hatta kaba), düşüncesiz ve sıradan bir insan olduğunun farkına varma sürecinde, boşu boşuna taşıdığın hissiyattır... Ziyandır yani... Onu önemse ama belli etme. Çünkü, aşk bir erkek gibidir; çabuk şımarır...
hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.
eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238