confessions

unfollow

1. nesil eli kalem tutan - müddet-i tahsiliye - eli kalem tutan

  1. toplam entry 13
  2. takipçi 0
  3. puan 1945

seren serengil

unfollow
'bu kadarına da pes, sen kafayı yemişsin kanka' dedirten itiraflarıyla pek konuşulan ünlü isim. magazin gündemine bomba gibi düşen eski röportajıyla herkesin diline sakız olan serengil, 1995 yılında söylediği o sözlerden dolayı tam 25 yıl sonra rezil olmuştur. adnan oktar'ın ekibinde yer alan bahadır isimle bir sinemada tanışıp sevgili olduğunu ve 8 ay ilişki yaşadıklarını anlatan serengil; itirafları birbiri ardına sıralamıştır. '7 aylığına da olsa dini vecibelerimi yerine getirdim' diyen serengil acaba bununla 'hiç yapmayanlar da var kardeşim, ben 7 aycık da olsa formaliteden yaptım ona baksana sen' mi demek istemiştir? üstelik özrü kabahatinden büyüktür. serengil bununla yetinmemiş; adnan oktar cemaati arasındaki dayanışmayı sevdiğini, aralarındaki hoşgörüye hayran kaldığını da sözlerine eklemiştir. serengil'in röportajında yer alan 'hayatımın erkeğini arıyorum' ifadelerine ifadeleri ise bu eski sohbetin yıllar sonra gündem olmasındaki asıl sebeptir. ayrıca armağan çağlayan tarafından youtube üzerinden yayınlanan 'gör beni' programına da konuk olup neler neler anlatmıştır. travmaları yüzünden yuva yakan kadınlara düşmanlık beslediğini vurgulayan serengil, 'bekaretimi anneme inat verdim' sözleriyle büyük tepki toplamıştır. tüm bu sözleri yıllar yıllar önce telâfuz eden serengil geçen gün bir TV programında yağmur sarnıç'ın emre aşık'ı aldattığını söyleyince ortalık fena karışmıştır. yağmur sarnıç kendisine cevap vermekte gecikmemiş; 'kız verengil, bu söylediklerini ispatlayamadığında mahkemede ne hesap vereceksin, at suratın mora dönecek' gibi laflarla magazincilerin iştahını kabartmış ve onlara bolca yemek malzemesi tedarik etmiştir. (!)

zeynep tuğçe bayat

unfollow

kıyısından köşesinden bile izlemediğim kuruluş osman dizisinde targun hatun rolünü oynayan kişi. dizide peçenek beyinin kızıdır ve bu aralar sürekli gündemdedir. 1990 mersin doğumlu olan oyuncu Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olmuştur. üniversitede okurken özel tiyatrolarda oyunculuk ve reji asistanlığı yapmıştır. birçok reklamda ve dizide rol almıştır. çocukluğumun dizisi, (arka sıradakiler umut ile beraber) yaklaşık 200 bölümünü devirdiğim arka sıradakiler dizisinde de rol almıştır. 2010 yılında ise Gönülçelen dizisinde nevra karakteriyle karşımıza çıkmıştır. yıl 2011 olunca yıldız masalı'nda pelin karakterini canlandırmıştır. 3 yıl ara verip 2014'te Ah Neriman dizisiyle ekranlara ddönmüş, yeşim karakteriyle kaldığı yerden devam etmiştir. 2015 yılında başlayan ve hayatımda gördüğüm en ğiğrenç yaz dizilerinden biri olan çilek kokusu'nda gonca rolünü oynamıştır. seviyor sevmiyor dizisinde ise onun adı buket'tir. 2017 yılındaysa oyuncu şansımı seveyim isimli sinema filminde 'yaprak' olmuştur. geldik 2019'a derken oyuncuyu bu sefer afilli aşk dizisinde ceyda aran karakteriyle görmüşüzdür ve 'aaa bu bizim zeynep değil mi ya?' demişizdir. (temsilidir.)cansel elçin ile evlendiği yönünde haberler yapıldığını da yeni öğrenmişimdir. cansel elçin başkadır, biraz reklam yapmak gerekir. (!)

mağaza önünde yatakları ile sabahı bekleyenler oldu

unfollow
bugün de başkaları adına utandık dedirten başlıktır. bu insanlar için biraz mantık kırıntısı, birkaç gram akıl dilemekten başka elimizden bir şey gelmemektedir. oyun bağımlılığı da tıpkı sigara bağımlılığı gibi zararlıdır. şekil a, yukarıdaki örnektir. muhtemelen bu insanlar oyun için farklı şeyler yapmaktan da çekinmeyecek tiplerdir. ülkemizdeki oyun hastaları onlardan farklı mıdır? oyunla yatıp oyunla kalkan, youtube'da saçma sapan oyun videolarıyla fenomen olmaya çalışan ve tüm mesâisini buna harcayan çocuklardan yarın adına acaba ne beklenebilir? bilgisayar oyunu yüzünden birbirini öldüren çocukların haberini hatırlayanlar vardır. yahut pc başında oyun oynarken ölen mustafa'yı duymuşsunuzdur. çocuklara akıl ve insanlık dışı şeyler yaptıran mavi balina gibi oyunların kötülüğünü izaha gerek yoktur. bana kalırsa oyunlara kısıtlama getirilmeli, bazıları da tamamen kaldırılmalıdır. çünkü hepsi vakit kaybıdır ve çocukları uyuşturan bir morfindir. 'canım çocuk o daha oynamasın da ne yapsın' yahut 'insanların eğlenmeye hakkı yok mu?' gibi şeyler söyleyenler olabilir. ama zararlı oyunların önü alınmazsa çocuklar oyunda kazansa bile gerçek hayatta yenilgiye uğramış, en kıymetli zamanlarını çar-çur etmiş olacaklardır. oysa onların küçük yaşlardan itibaren hayatın oyun olmadığını öğrenmeleri gerekir. onların ihtiyacı olan bilgiler oyundaki engellerin değil hayattaki engellerin nasıl aşılacağına yöneliktir.
oyunda banlanırım, puan alıp canlanırım, ödev mödev görünce, sarhoş gibi sallanırım diyen çocukların durumu vahimdir.

10 milyar 332 milyon 185 bin 714 tıklanma

unfollow
eğitim alanında birinciliği elinde bulunduruyor olabilir fakat google, facebook, youtube ve instagram gibi devler ile kıyaslandığında bunun devede kulak kalacağı söylenebilir. o sitelerin tıklanma sayısı bence katrilyonlardan da fazladır, adını sanını bilmediğimiz sayılarla ifade edilecek türdendir. bu arada 'eba nedir?' sorusunu da gündeme getirmek gerekir. tabii muhtemelen bilmeyen yoktur fakat eskidefterler sofrasında kuş sütü eksik olmadığına göre bunun da mutlaka yer alması lâzımdır. açılımı 'eğitim bilişim ağı' olan bu çevrimiçi sosyal eğitim platformu tabii kki milli eğitim bakanlığı tarafından oluşturulmuştur. öğretmenler buraya hazırlamış oldukları içerikleri yüklerler, başka öğretmenlerin paylaşmış olduğu sunumlara ve notlara buradan ulaşabilirler. www.eba.gov.tr. üzerinden erişilen bu sistem öğretmenlerin yanı sıra öğrencilere de büyük kolaylıklar sağlamakta olup öğrenciler de diğer öğrencilerin paylaştığı notları bu sistemde görüntüleyebilir ve onlardan özgürce faydalanabilir. kısaca eba, kocaman bir eğitim arşividir. işitsel, görsel, sözel, sayısal vb. değişik öğrenme stillerine hitap eden eba; öğretmenleri ve öğrencileri ortak paydada buluşturur. öğrenci olsaydım kullanmazdım dediğim bu sistem öğrenci ve öğretmenler tarafından kullanılmalıdır. çünkü benim kullanmazdım diye düşünmem ihtiyacım olmadığımdan değil, kendimi bildim bileli tembel bir öğrenci olmamdan kaynaklanmaktadır. bu gereksiz bilgiyle reklam arası verdikten sonra devam edecek olursam şunu eklemem faydalı olacaktır:
Fatih Projesi çerçevesinde geliştirilmiş olan eba; binlerce video ve diğer eğitim içerikleriyle sınavlara hazırlanmayı daha etkili ve pratik bir hâle getirmektedir. tüm sınıf seviyelerine ve derslere ait dolu dolu içerikler burada yer alır. dersin ünitelerini, kitaplarını, kütüphane içeriklerini, ünite testlerini, ne ararsanız bulmanız mümkündür. sınavlar, testler, alıştırmalar çözülerek konular pekiştirilir.
buradan da anlaşılacağı üzere dijital çağda düşük not alanların kaçacak yeri yoktur, bahane kalmamıştır. o derslere ya çalışılacak, ya çalışılacaktır.

tam gün sokağa çıkma yasakları geliyor

unfollow
gelmesi gerektiğine inandığım yasaktır. fakat güzel yurdumun insanlarına yasak masak pek kâr etmediğinden ne kadar tatbik edileceği meçhuldür. tabii bir yandan da çalışanları, ekonomiyi, ülke düzenini olumsuz etkileyecek olan bir yasaktır. tam gün sokağa çıkma yasağı gelse bile bunun fazla devam edemeyeceği bellidir. yani sonuçta haftalarca tam gün yasak uygulayacak hâlleri yoktur. belki yine hafta sonları uygulanabilir. bence hiçbir zaman hafta içi tam gün yasak uygulanmayacaktır. hatırladığım kadarıyla önceden de böyle bir şey olmamıştır. vakaların hızla artması durumun ciddiyeti için yeterli bir kanıtken hiçbir şey olmamış gibi yaşayanların olmasına şaşmamak elde değildir. insanların nasıl böyle vurdumduymaz olduklarını sorgulasam da mantıklı bir cevap aklıma gelmemektedir. her gün kötüleşen bu vahim tabloya rağmen virüsün v'sini takmayan insanlar kendi hayatını önemsemiyor, yaşamak istemiyor demek ki; bu kadar basittir. maskesiz sokağa çıkanlar, tek maskeyle çıkanlar neyin kafasını yaşıyor anlamak zordur. bu ülkede sorumsuz, bilinçsiz insanlar olmaya devam ettikçe 1000 gün sokağa çıkma yasağı uygulansa bir şey değişmeyecektir.

eski defterler için şiir

unfollow
Ne olduysa yaz, burada hiç silinmez,
Kadına şiddet var, acı asla dinmez,
Öyleyse susma konuş, içini buraya dök,
Düğümleri sen çöz, kilitleri de sök.

Zirvededir bu sözlük, bir an olsun inmez,
Buraya sadece sözlük, demek içime sinmez,
Çünkü burası bir, sözlükten de ötedir,
Eskidefterler koca bir, dünya değil de nedir?

Buraya gelin siz de, tarihi burada yazın,
Hem yağmurunda kışın, hem soğuğunda ayazın,
Ne zaman nerede, olursanız olun,
Buraya yazın ki, hep huzurla dolun.

özgür oluşum eskidefterler.com

unfollow
Özgür paylaşımlar, güncel konulara eleştiriler ve yorumlar Eski Defterler ile oluyor. Dijital dünyanın en özgür platformu olarak kabul ediliyor.
Sözlükler, tamamen konu başlıklarından yorumlara kadar sizlere ait oluyor. Bu sebeple Eski Defterler en özgür platform olarak sunuluyor. Dilediğiniz gibi paylaşım yapabilir, her konu hakkında bir başlık açarak geçmişi, geleceği ve bugünü konuşabilirsiniz. Yapılan yorumlar ile farklı bakış açıları kazanma konusunda da kendinizi geliştirebileceğiniz bir ortam bulacaksınız.
Özgür platform Eski Defterler ile siz de yazılı ve görsel paylaşımlarınızı yapabilirsiniz…
Eski Defterlerin Farkı Ne?
Çok sayıda kişi online sözlük konusunda bilgi sahibidir. Dijital dünyada gelişmeyi başarmış olan alanlardan biridir. Daha çok bugünün ansiklopedisi olarak da anılır. Sebebi ise her anlamda yapılan paylaşımlar ve elde edilen bilgiler ile geleceğe bir ışık tutmasıdır. Gelecekten de geçmiş için aydınlık bir geçmiş olması en önemli özelliğidir. Bunu bilerek, siz de Eski Defterler ile kendinizi rahat hissedeceğiniz özgür bir platformda dilediğiniz gibi yazabilirsiniz.
Özgürlüğünüzü kısıtlamayan kurallar ile kaliteli bir platform oluşturulmuştur.
Özgürlük yazarlar için çok önemlidir. Tamamen dilediği gibi paylaşımlar yapan, avantajlı şekilde kendisini ifade eden, kendisini son derece iyi hisseden bir platform üzerinden yazı yazmak, görselleri paylaşmak önemlidir. Online sözlük çeşidi çok olabilir; ancak özgür platform olma konusunda kendisini kanıtlamış olan Eski Defterler en popüler sözlüktür. Özgür bir ortamda özgür şekilde paylaşımlarınızın gerçekleşmesi sağlanıyor olacak.
Eski Defterler Kuralları
Her online sözlük için belirlenmiş kurallar olur. Sözlük yazarları online sözlüğün kurallarına göre hareket eder. Eski Defterler bunu yazarların özgürlüğünü herhangi bir şekilde kısıtlamayacak şekilde oluşturmuştur. Hem kendinizi iyi hissedeceğiniz hem de çok iyi bir şekilde ifade edeceğiniz, kural ve sınırları özgürlüğü kısıtlamadan olan bir platform olmayı başarmıştır. Detaylandırılan kurallar çerçevesinde siz de yazar olarak kendinizi ifade edebilirsiniz. Nitelikli bir platformda, kurallar aynı zamanda sizin de özgürlüğünüzün kısıtlanmaması için konar. Okuyucular da bulunduğu sözlükten memnun kalacağından emin olarak hareket ederek, kendi paylaşımlarını yapabilir.
Nitelikli ortamı sürdürecek özgür kurallar ile yazar olabilirsiniz…
Eski Defterler Yazarı Olmak
Platformun nitelikli ve özgür bir ortamdan oluştuğunu bilerek, yazarak olmak isteyebilirsiniz. Bu durumda Eski Defterler yazarı olmak için tek yapmanız gerekenin başvuru olduğunu göreceksiniz. Kaliteli bir ortamda paylaşım yapmak ve paylaşımlarınıza da farklı meslek gruplarından en iyi şekilde yorum gelmesini sağlamak Eski Defterler ile olacak. Sebebi ise yazar kitlesinin hem aktif hem de kaliteli bir gruptan oluşması. Paylaşımlarda kendinizi geliştirmeniz için de bir fırsat doğduğunu göreceksiniz. En iyi şekilde paylaşım yapmanızı destekleyecek olan seçenekler sayesinde, yazar olmanın kapılarını aralayın.
Yazarlık başvurusu;
Başvuru işlemleri için Eski Defterler yazar başvurusu için oluşturulan üye ol butonuna tıklayarak, üyelik sayfasına gelin. Bu sayfada istenen boşlukları doldurup, bilgileri vermeniz gerekiyor. Alınan bilgilerin kontrollü şekilde tutulacağı, saklanacağı konusunda da bilgi verilir. Gizlilik konusunda alınan önlemler sayesinde, herhangi bir tedirginlik yaşamadan başvurunuzu kolayca yapabilirsiniz. Hem hızlı hem de sorunsuz bir şekilde başvurunun hemen ardından, sözlük yazarı olmanız da mümkün. Aktif olarak, paylaşım yapabilir, başlık açabilir ya da açılan başlıklara hemen yorum yazabilirsiniz. Görsel paylaşım yapma hakkınızın oluğunu da unutmayın.
Keyif alacağınız bir ortamda, bugünü – yarını ve geçmişi konuşmanız mümkün. Başlık açarak merak ettiğiniz her konuda yazarların görüşünü alabilirsiniz. Online sözlükler sayesinde, mesleki deneyimlere erişim de çok daha kolay olacaktır.

başakşehir

unfollow
ilk 35 dakika içinde 3 golü afiyetle kalesine indirmiş olan takım. Manchester'ı maçın ikinci yarısında biraz sallamış olsa da yıkmayı başaramamıştır. Visca tarafından atılan şut direkte patlamıştır ve Deniz Türüç ile gol bulan takım maalesef bu noktada güme gitmiştir. şampiyonlar ligi'nde bizi temsil eden tek takım kendisi olmasına ve istanbul'da -deyim yerindeyse- tarih yazarak M.United'ı .2-1 mağlup etmesine rağmen ne yazık ki ingiltere'de aynı performansı gösterememiştir. Old Trafford'ın ilk 35 dakikasında Rashford tarafından atılan 1 golü ve ve Bruno Fernandes tarafından atılan 2 golü önleyemeyen turuncu-lacivertlilerin bir hatası da, Demba Ba ile iki gol fırsatını değerlendirememeleri olmuştur. Senegalli forvet, hem 38. hem de 42. dakikalarda gol pozisyonuna girmişken bunu elinden kaçırmıştır. Deniz Türüç'le bulunan o 1 golün devamı gelmemiştir. deniz'in 75. dakikada sıradışı bir frikik ile farkın ikiye inmesini sağlamasından dolayı bir sevinç yaşanmış; 79. dakikada ise Visca attığı şut üst direkte patlamıştır. Visca'nın 87. dakikadaki şutu ise Gea tarafından kurtarılmıştır. netice olarak; 4-1 biten bu maç Başakşehir'lileri üzmüştür. takım şimdi 2 Aralık'ta Leipzig'i misafir etmeye hazırlanmaktadır.

aktif rasyosu

unfollow
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından yıl sonunda kaldırılacağı duyurulan uygulama. bankayı daha çok kredi vermeye teşvik eden aktif rasyosu kararı doların 7.90 değerinin altına inmesini sağlamıştır. ekonomi yönetimi normalleşme adımları atmaya devam ederken şimdi sıra aktif rasyosuna gelmiştir. bu kararın mevduat faizlerinde artma, verilen kredi miktarında azalma yapacağı tahmin edilmektedir. BDDK'nin yaptığı açıklamaya göre aktif rasyosunun kaldırılma amacı; covid-19'un sebebiyet verdiği bu küresel piyasa belirsizliğinin ekonomiye, istihdama, üretime vereceği zararları minimize indirmek, bankaların ellerindeki kaynakları daha etkin kullanmalarını sağlamaktır. zaten aktif rasyosu değeri hedefinde düzenleme ağustos ayında başlamış; mevduat bankalarında bu değer %100 seviyesinden %95'e çekilirken katılım bankalarında ise %80 düzeyinden %75'e indirilmiştir. şimdi ise 31 aralıkta yürürlükten kaldırılacağı duyurulmuştur. (not: bu arada doların gerileme kaydetmesi fazla uzun sürmemiş, dolar hemen kendini toparlayarak bunu telâfi etmiş ve 24 kasım öğleden sonra tekrar yükselişe geçmiştir.) neler olacağı takip edilmelidir zira hiç belli değildir.

yatırım yapmak

unfollow
parası olanların gerçekleştirebileceği eylem. genellikle dolar, altın ve kripto paralar üzerine yapılır. bir de insanın kendine ve geleceğe yatırım yapması vardır ki asıl önemli olan budur. evladını iyi yetiştirmek geleceğe yatırım yapmaktır. fidan dikmek, gerçekten hakkını veren sosyal projelere yardım yapmak, ihtiyacı olanlara destek olmak geri dönüşüm oranları en yüksek yatırımlardır. kendine yatırım yapmak isteyen insanın önce ne istediğini belirlemesi, başkası için değil kendisi için yaşamaya karar vermesi gerekir. bir hobiyle uğraşmak, yabancı dil öğrenmek, spor yapmak ve doğru beslenmek de kendine yatırım yapmaktır. bu yatırımların çok kazandıracağında şüphe yoktur. yaptığı yatırımdan kâr elde etmek isteyen yükseği hedeflemelidir. hayat borsadan daha risklidir ve insanların yarına yatırım yaparken daha dikkatli olmaları gerekir. sağlıklı alışkanlıklar edinmek, düzenli cilt bakımı uygulamak, kendine başarılı insanları örnek almak, basit mutlulukları ertelememek ve kendini hesaba çekmek bireysel yatırımın kurallarındandır.

küçük şeylerle mutlu olmak

unfollow
herkesin başaramadığı fakat herkeste olması gereken önemli bir nitelik. çocuklar bu konuda oldukça iyidir fakat insan büyüdükçe daha fazlasını arzulamaya ve bir türlü tatmin olmamaya başlar. bir şeye sahip olsa başka bir şeye sahip olmadığı için hayıflanır, kazansa daha çok kazanmadığı için üzülür. küçük şeylerden mutlu olmayı bilmeyen insanların büyük mutlulukları hak ettiği nasıl söylenebilir? insan en basit görünen şeylerle bile mutlu olmasını bilirse hayat ona güzel olur. nefes almak bile başlı başına bir mutluluk sebebidir. sabah güneşi, gece yıldızları görebilmek, yağmurun, kuşların sesini duyabilmek, hayal kurabilmek, koku alabilmek ve hatta acıyı hissedebilmek bile bir nimettir. bazı insanlar bir yerinin kanadığını hissetmez, acı duyusu yoktur, bir yeri kesilse acı duymaz, ellerini buzun içinde saatlerce bekletebilir mesela. (tabii bu durumda ellerinin mahvolacağına şüphe yoktur.) bir düşünsek; acı duymamak ne kadar kötü bir şeydir. unutmak da güzeldir mesela, hiçbir şeyi unutmadığımızı düşünelim; bunun ne kadar korkunç olacağı izaha muhtaç değildir. mutlu olmak için çok zengin olmayı bekleyenler daha çok beklerler. çünkü ne kadar kazanırlarsa kazansınlar bu onlara yetmeyecek, gözleri hep daha fazlasında olacaktır. sağlık, sevdiklerinin yanında olması ve inançlı olmak en büyük mutluluk sebepleridir.

öykü serter'den gizli aşk itirafı

unfollow
'medeni durumu ilişki yaşamaya müsait olmayan'... zaten burada edebî bir giriş yapmış, peki devamında 'çözülmüş bir yuva vardı' derken sizce şair ne anlatmak istemiş olabilir? sonuçta; 'ben yuva yıkanın yuvası olmaz gerçeğini unutarak evli barklı bir adamla birlikte olan, bunu aşk adı altında yapan fakat gerçekte nefsi dürtülerine yenik düşmüş bir insanım' diyecek hâli yoktur. kimse yoğurdum ekşi demeyecektir ve herkes topu başkasına atacaktır. kadının savunması 'özrü kabahatinden büyük' diye tabir edilen cinstendir. adamla kadın başka şehirlerde bile yaşıyor olsalar sonuçta kağıt üzerinde evlilerse sizin yaptığınız otomatikmen 'evli bir adamla birlikte olmak' fiilini gerçekleştirmektir. başkası yapınca kınaya kınaya bir hâl olurlar, kendileri yapınca adını aşk koyarlar. gerçi bu serzenişler toplumda çoğu kişiye boş gelmektedir. onlara göre evli biriyle ilişki yaşamak duygu özgürlüğüdür, neticede özel hayatın dokunulmazlığı diye bir şey vardır. (!) türk dizileriyle topluma benimsetilen bu durum artık herkese gayet normal gelmeye başlamıştır. ama bunu yapan kişiler evli olsalardı ve eşleri kendilerini aldatsaydı taş üzerinde taş bırakmazlardı.

ciddi düşünüyoruz

unfollow
en az 5-10 yıldır çıkmaya devam eden sevgililerin hâlâ neden evlenemediklerine ilişkin kendilerince benimseyip birbirlerini avutmak için kullandığı ve 'evlilik ne zaman?' sorularına karşı cevap mahiyetinde hazırladıkları gerekçe. nedense ciddi düşünceler genelde ciddiye binmez. ciddi düşünüyoruz diyerek her şeyi yapanlarda sınırsız bir ciddiyetsizlik hâkimdir. 'düşünüyorum, o halde varım' felsefesini kendilerine ilke edinen bu topluluk (!) evlenmek gibi bir amaç taşımamakta, bilakis günü kurtarmak ve eğlenmek istemektedir. evet, evet gerçekten böyledir. istisnalar olabilir fakat genel itibariyle konuşulacak olursa ciddi düşünüyoruz ve sadece arkadaşız sözleri hep yalandır. tamam, yıldırım hızıyla evlenin, birbirinizi tanımayın denmiyor fakat ilişkiyi dallas'a çevirmenin de bir âlemi yoktur. hababam sınıfında 'ulan 16 yıldır bu lisede okuyorum, böyle makarna yemedim' demesi gibi; siz de 16 yıldır bu ilişkiyi yaşıyorum, böyle... o boşluğa ne koyarsanız koyun, sizin uzatmaları oynadığınız gerçeğini değiştirmeyecektir. ha eğer siz evlenmemek niyetiyle başladıysanız, öyle takılmak istiyorsanız ve her iki taraf da bunu kabul ediyorsa zaten ortada 'ciddi düşünüyoruz' iddiası da yoktur.

hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.


eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238

hemen yazar olun