Ege Denizi açıklarında, Edirne ve Çanakkale illerinden hissedilen 5,3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremler bu coğrafyaların olağanıdır, oluş sebepleri yönleriyle. O yüzden bizler tedbirlerimizi elden bırakmayalım hiçbir zaman. Unutmayalım ki depremler değil; çürük binalar ve dolayısıyla hırsızlar öldürür.
#deprem
Son zamanlarda depremler, farkedildiyse eğer hayatımızda daha çok yer edinmeye başladı. Sürekli sağdan soldan gelen deprem duyumlariyla hepimiz panikleriz ama sadece o an. Unutmayalım ki depremler sadece deprem olarak gelmez dikkatinizi çekerim. Depremler, dolaylı olarak diğer başka doğal afetlere de sebep olabiliyor. Tsunami, seller, fırtınalar ve heyelan gibi daha bircok felaket sayabiliriz. Dolayısıyla sel ve heyelan riskinin fazla olduğu alanlarda can ve mal kayiplarini önlemek için buralar yerleşim yeri yapılmamalı. Geçenlerde yaşanan sel felaketlerini ve heyelan sonucu oluşan toprak kaymalarini ve bu uğurda yaşanan kayiplari unutmayalım. Genç olusumlu bir cografyada yaşadığımız için, evet belki tsunami yasamayacagiz ama hayatımızdan depremler de seller de fırtınalar da eksik olmayacak. Bu yüzden yaşanacak olan kayıpları en aza indirmek ya da hiç yaşanmasina olanak vermemek için üzerimize düşen görevi layıkıyla yerine getirmemiz gerekir.
Allah'ım bır daha böyle bir acıyı yaşatmasın hicbirimize. Sonuçları gerçekten ölümcül ve travmatik. Evet, deprem doğal bir sürectir. Türkiye genç olusumlu levhaların yer kapladığı bir coğrafyada olduğu için, sürekli depremlerin yaşanmasını da olağan karşılamak gerekir. Ama burda uyanık olmak lazım. Bugün Japonya da 1. dereceden deprem bölgesi olduğu halde, çokça bir büyüklükte bir deprem olmadığı sürece, aldığı önlemler sayesinde en az hasarla atlatabiliyor. Öte yandan Türkiye'ye baktığımızda ise, artcilarda bile o kadar can ve mal kaybı yaşanıyorsa eğer, düşünüp bakmak gerekir geriye bence.
Deneme yanılma yöntemiyle insan canı üzerinde oyuncak gibi evler yapmak artık adet ülkemizde. O yüzden sasmadim hiç verilen ifadeye.Ulkemiz jeolojik olarak genç olusumlu bir ülke olduğu için, depremlerin sıklıkla yaşanması gayet normal. Ama her defasında ders çıkartmamis olmamiz anormal. Madem bu kadar riskli bir coğrafyada yaşıyoruz, o zaman ona göre de önlem almamız gerekir. Yani çalmadan hırsızlık yapmadan daha kaliteli ve sağlam yapılar ve depreme karşı dayanaklı yapılar inşaa etmeye çalışacağız. Unutmayalım ki depremler değil, hırsızlar öldürür.
Depremler, orojenik, epirojenik ve yanardağlarlarin patlak vermesi sonucunda oluşan doğal oluşumlardır. Yıkıcı faaliyeti olurlar genelde. Genç olusumlu levhaların olduğu alanlarda genelde daha çok olur. Dolayısıyla bu bölgelerde yaşayan insanlar, depremler konusunda gerekli bilgiye sahip olmalı ve ona göre de önlemler almalıdır. Ne yazık ki gününüz insanin önceliği can değil, maldir. yapılarda ucuz ve kalitesiz malzeme kullanimi söz konusu olduğu için, depremlerde çokça can ve mal kaybı yasanabiliyor ne yazık ki. Gerçekten deprem değil, hırsızlar öldürür.
Gölcük'te meydana gelen korkunç hadise deprem malesef. Binalar yıkılmış insanlar yollarda kırık yollarda kalmış heryer yaralı. Manzara içler acısı anlayacağınız. Sesimi duyan varmı diyen yardım gönüllüleri yada ambulanslarla hazır bulunan sağlık görevlileri. Ne emek verdiniz iyiki varsınız siz.
allah düşmanımın başına vermesin böyle bir afeti.
Bu yardımlar çok iyi çok güzel iyiki bu destekler iyi oluyor
Başta ayda'nın annesi olmak üzere depremde hayatını kaybeden tüm kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.
Tamda Erzurum ve Kars depremlerinin yıl dönümünde İzmir depremi oldu ve maalesef yine ölenler var. Aradan geçen süre neredeyse 40 yıl ama binalar öldürüyor maalesef. Kentsel dönüşüm ülkemizin tüm şehirlerinde zorunlu olmalı.
Allah yardımcımız olsun. Bu sene de çok fazla depremler olmaya başladı. Çok tehlikeli bir durum. Umarım bu depremler daha fazla insan canına mâl olmaz
Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Muş'un Korkut ilçesinde meydana gelen 4.7 büyüklüğünde depremin ardından önemli uyarıda bulundu. Depremin gerçekleştiği fay hattı üzerinde 7 Eylül'de de 4.1'lik bir deprem olduğunu hatırlatan Görür, "Anlaşılan bu fay stres biriktiriyor. Fayın uzunluğu 100 km'den fazla. Yani gelecekte daha büyük deprem de üretebilir. Dikkatli olunmalıdır" dedi.
Malatya ilimizde 4.9 büyüklüğünde ölçülen deprem meydana geldi. Umarım can ve mal kaybı yoktur. Malatya'da yaşayan ve yakın illerde depremi hisseden vatandaşlarımıza büyük geçmiş olsun. Deprem ülkemizin bir gerçeği maalesef.
İstanbul depremi de çok korkutuyor. Kentsel dönüşüm tamamlanamadı hala çoğu bölgede. 99 yılından beri de 21 sene geçti önümüzdeki 15 sene içerisinde olma ihtimali yüksek diyor uzmanlar. Ülkemiz bir deprem ülkesi ve tedbirleri hem şahıs hem devlet olarak göz ardı etmemeliyiz.
Bitlis'in Hizan ilçesinde saat 22.20'de 4.6 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Yerin 7 kilometre derinliğinde meydana gelen deprem çevre illerden de hissedildi.
24 Ocak'taki Elazığ depremini yaklaşık 2 ay öncesinden bilen Deprem Uzmanı Naci Görür, bu kez Marmara Bölgesi için uyardı. Görür, Marmara depreminin gelmek üzere olduğunu söyledi ve "Hepimiz insanız. Çok korkuyorum" dedi.
🌍 Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depremin kitabını yazdı ve çok önemli uyarılarda bulundu. İstanbul'da 30 yıl içinde olması beklenen 7.2 büyüklüğündeki olası depremin gittikçe yaklaştığını vurgulayan Görür, ''Eylül ve ocak ayındaki son depremler, kırılmasını beklediğimiz fayın batı ucunda gerçekleşince şahsen ben endişeye kapıldım. Küçük de olsalar bu depremlerin, beklenen Marmara depremini öne çekmiş olabileceğini düşünüyorum'' dedi.
https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/profesor-naci-gorur-uyardi-beklenen-marmara-depremi-one-cekilmis-olabilir-5910760/
https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/profesor-naci-gorur-uyardi-beklenen-marmara-depremi-one-cekilmis-olabilir-5910760/
hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.
eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238