13 milyar tl bütçesi bulunan bakanlığın fetvası.
o değilde merak ettiğim başka bir şey var benim. mesela çift olan diğer organlarımızda durum nedir???
örnek olarak sol gözümüzle bakmak şeytan işimidir? ya da sol akciğerle nefes almak ne kadar günahtır?? veya sol böbreğimizle süzdüğümüz kan vücudumuz için haram mıdır?????
blue raven
1. nesil eli kalem tutan - üstad - eli kalem tutan -
- toplam entry 699
- takipçi 4
- puan 25312
"tanrının eli" efsanevi futbolcu 60 yaşında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti bugün.
![]()
sabah sabah ne çok üzüldüm. başka bir ülke yoktur ki içinde yaşayanların bir kısmı kurucusu ve kurtarıcısına durmadan küfürle birlikte nefret kussun. ülkemizde medya yolu ile kin nefret cehalet pompalandığının kanıtıdır bu çocuk. çocuk diyerek geçmek de bizlerin yapacağı en büyük hata olacaktır çünkü bu çocuk büyüdüğünde elinde palayla dolaşan biri haline gelebilir. bu yüzden öncelikli olarak anne ve babasını eğitmekle başlamak gerekir. sonra ve bencede en büyük suç , yeterli ilgiyi ve bilgiyi bu çocuğa veremediği için öğretmenindedir. küfür hiç kimsenin ağzına yakışmazken geleceğimiz olarak gördüğümüz çocuklarımızın ağzına hiç yakışmamaktadır. maalesef içinde bulunduğumuz eğitim sisteminin baştan sona revize edilmesi gerekmektedir.
Yukarıda gördüğünüz fotoğraf, Roketsan tarafından geliştirilen SR-0.1 Sonda sıvı yakıtlı roket ile yeryüzünden yaklaşık 130 km yukarıda iken alındı
bu konuşma kararsızlık ve ne yapacağını bilememezlik içeriyor bence. alınan tedbirlerin yetersiz olduğu gün gibi ortadayken bir sonraki adımın hala planlanmamış olmasını anlatıyor. idareci ya da planlamacı sorumlu olduğu insanlara karşı net olmalı. şöyle olursa böyle olursa demek yerine net bir şekilde beklenilen budur gerçekleşmezse bir sonraki adımımız bu olacaktır diyebilmeli.
nedense bana hep agatha christie romanlarındaki katil uşak tiplemesini çağrıştıran tiyatro üstadı.
birlik beraberlik içinde diri durmaya çok ihtiyacımızın olduğu şu dönemde böyle haberler okumak biraz can sıkıcı oluyor sanki
internetten film-dizi seyrederken karşılaştığım reklamlarda hep merak ettiğim birşey var. bu tür bahis sitelerinin sahipleri mi aynı ya da reklamlarını yapan şirket mi aynı çünkü hep aynı ses ve ses tonu duyuyorum...
eskidefterlerin ağız tatlılığı etkinliklerinde yemek dileğiyle...
saf ve temiz anadolu halkını ayrıştırıcı propagandalarla öylesine bombardımana tuttular ki, kendisiyle aynı dille konuşan benimsediği insanların doğruları doğru yanlışları yanlış olmuş artık. okuyan, araştıran, fikir üreten bir toplum olmak varken böylesi videolar izlemek çok üzücü.
birde olaya tersten bakmak lazım bence. iktidar partisi kendisini ve ürettiği politikaları çok iyi anlatmasına rağmen, muhalefet partileri kendilerini ifade etmekte çok çok geride kalmışlar.
birde olaya tersten bakmak lazım bence. iktidar partisi kendisini ve ürettiği politikaları çok iyi anlatmasına rağmen, muhalefet partileri kendilerini ifade etmekte çok çok geride kalmışlar.
afrika'da bir ata sözü vardır. " kendi çıplak olan, sana gömlek veriyorsa dikkatli ol" derler.
bu internet sitesinin amacı ne, neden bana karşılıksız para veriyor, neden yapılacak görevlerden bahsetmiyor, görevlerin içerikleri veya nerede nasıl yapılacakları belirsiz, işin sonunda mavi balina oyunununa dönerse ???
sonuç olarak titan vari bir oluşum. bence uzak durun
bu internet sitesinin amacı ne, neden bana karşılıksız para veriyor, neden yapılacak görevlerden bahsetmiyor, görevlerin içerikleri veya nerede nasıl yapılacakları belirsiz, işin sonunda mavi balina oyunununa dönerse ???
sonuç olarak titan vari bir oluşum. bence uzak durun
yaşantımıza sonradan giren, kolaylık ve daha düzenli diye bizlerin kanına giren, bence bizim eski alışkanlıklarımızla pek bağdaşmayan avm kültüründen kurtulursak bakkalamca.online açabiliriz. sosyalleşmeyi arttıran, insani ilişkileri ön planda tutan, saygı ve güven üzerine kurulmuş ve kurgulanmış alışveriş alışkanlıklarımız avm lerin hayatımıza girmesiyle sonlandırıldı.
görseldeki tespitlerin çok doğru olduğunu düşünüyorum ve oluşturulacak doğru politikalarla bu sorunların giderileceğine eminim anacak burada gerçek sorunun üzerine gidilmesinin de elzem olduğunu düşünüyorum. satış ve pazarlamadan önce üretime destek verilmesi taraftarıyım. tarımda üretime destek verirsen çiftçi kazanır ürettiğini satan pazarcı kazanır, manav kazanır, buğday işleyen fabrika kazanır ekmek yapıp satan fırıncı kazanır en önemlisi kendine yeten ülke olarak ucuz ve taze sebze meyve bulan halk kazanır. üreticiye ve üretime destek verilmesi öncelikli olan politikalar üretilip insanlara anlatılmalı.
biraz eski kafalı olabilirim ancak eskiden televizyonlarda gösterilen film ve diziler aile bağlarını güçlendiren, vatan sevgisi işleyen, doğruluk ve dürüstlüğün her zaman kazanacağını söyleyen, karakterlerin sanki evimizde yaşayan teyzemiz dayımız halamız mış gibi hissettirildikleri eserlerdi. şimdi şöyle bir bakıyorum da yayınlanan programlara, işledikleri konular ile değer bilip sahip çıktığımız her şeyle oynuyorlar ve durmadan bizi birbirimizden uzaklaştırıyorlar. yemek programları ile yediğimiz yemeği eleştirmeyi öğrendik, sabah programları ile cinayetleri ve adalete sığınmak yerine programcıların peşinden koşmayı, magazin programlarında gördüğümüz ünlülerin hayatlarına özenirken kendi ev hayatımızdan hoşnutsuz olmayı, akşamları yayınlanan özellikle kim kimi nasıl aldattığını anlattığı programlarla karşı cinsle olan ilişkilerimizde ciddiyetsiz olmayı, yayınlanan diziler ile mafya vari yaşamayı vurup kırmayı öğrendik. bence bir yerde silkelenip kendimize gelmemiz gerekiyor.
çok ilgi ile olmasa da takip ettiğim bir programdı. bilindik yiyecekleri birbirleri ile harmanlayarak yeni tatlar çıkartıkları için "vayy demek böyle daha lezzetli oluyormuş" diyerek izliyordum. taa ki bir bölümlerinde işin sırrını verip çin tuzu adı verilen ve ne yerseniz yiyin beyninize yediğiniz şeyin çok lezzetli olduğunu söyleyen bir maddeyi övdüklerini ve her yaptıkları yemeğe kattıklarını söyleyene kadar.
bu gibi insanların temel tanıları arasında mutlaka yaygın anksiyete bozukluğu olduğunu düşünüyorum. ama bununda temelinde hastasıyla iletişimi düzgün kuramamış doktorların olduğunu da düşünüyorum. insanların bu hale gelmelerine sebep bir problemleri nedeniyle gittikleri doktorun kendilerini yeterince dinlememiş, anlattıkları problemlerini hafife alarak yeterli cevap verememiş olmaları olabilir bence.
katılım linkini bulduktan sonra her toplantıya katılınabiliyor galiba. meb'in online eğitimlerinde öğrencilerin kameralarını açmaları istenmiyormuş. öğrencilerde kendi aralarında anlaşıp derslere sırayla katılıyorlarmış. sırası gelen öğrenci evde tablet telefon bilgisayar kaç tane alet varsa hepsinden ayrı ayrı arkadaşlarının isimleri ile giriş yapıyorlarmış. böylece derste öğretmen tarafından görülen 10 kişi ama gerçekte 1 kişi oluyormuş.
ataerkil bir toplumda yaşadığımız için kadın evine sahip çıkıp, çocuk doğurup, yemek yapmak akşama kocasını karşılayıp hoş tutmaktan sorumlu iken erkek evinin ihtiyaçlarını karşılamak dışarıda çalışmak ve olabilecek her türlü kötü senaryo ile başa çıkmakla yükümlü. ancak bu döngüde bile çocukların yeme içme okuma barınma gibi temel ihtiyaçları dışında kalan sevgi, arkadaşlık, anlayış gibi öncelikli olarak anne babadan görüp gidermesi gerekli ihtiyaçları hiç karşılanmıyor. sağlık yönünden "bedenen ve ruhen tam bir iyilik" hali sağlanamıyor. birde üstüne anlaşamayan ve birbirine saygısız ebeveynler olunca iyice ortada kalıyorlar. ayrılıklarda ise karşılıklı bir kazanç kapısı ve tehdit unsuru olarak kullanılıyorlar. çocuk yetiştirmek kendi başına büyük bir sorumluluk gerektirirken bu gibi durumlarla sorumsuzca ve bencilce hareket eden insanlar kendi çocuklarını ortada bırakmaktan çekinmiyorlar. keşke yabancı ülkelerde olduğu gibi sosyal hizmetlerin daha büyük yaptırım gücü olsa ve sorumsuz davranan insanların elinden çocuklarını kurtarıp huzurlu bir ortam sağlayabilse.
aşı için geri sayım başladı ancak aşının ülkemize gelmesi de sıkıntıların çözüleceği anlamına gelmiyor. etrafımda konuşulanlardan anladığım kadarıyla ilk etapta gelecek aşı az olacağından belirli kriterlere göre uygulanacakmış. öncelikle 55 yaş altı 20 yaş üstü ve covid geçirmemiş olma şartı aranacakmış..
evet zorlu geçen bir 20 gündü. iyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim. ayrıca sıklıkla arayıp hatır soran herkese de selam olsun. iyi ki aranızdayım...
20 yaş altını ve 65 yaş üstünü kapsayan yasaklar cuma namazı süresince geçerli olmayacaklar. dün konuştuğum polis arkadaşlarım bile ne zaman ne şekilde görev yapacaklarını ve yasakların nerede başlayıp bittiğini kimleri kapsadığını ve kimleri kontrol edip etmeyeceklerini bilmiyorlardı.
kızımı , annemi, evimi, kendi yatağımı, kedimi, eskidefterler'e yazmayı....
enfeksiyon hastalıkları açısından başıma gelen en kötü hastalık. kişiden kişiye etkilemesi değişiyor. kimi ben geçirdim hiç birşey yapmıyor komplo bu gripten öte değil derken benim gibi bağışıklık sistemi düşük ve gereğinden fazla tepki veren bir vücuda sahip olanlarda ciğerlerine hava doldurabilmek için yalvarıyor. ateşiniz hiç düşmüyor ve sürekli bir uyku halinde oluyorsunuz. genel kas ve eklem ağrıları yüzünden yattığınız yatak bile canınızı acıtıyor. geceleri ateş ve nefes darlığı ile uyanmak kadar iğrenç bir şey yok sanırım. kanınız daha ağdalı aktığı için dayanılmaz bir baş ağrısı oluyor. kan sulandırıcı iğnelere ihtiyacınız var ancak piyasada yok. koku kaybı ile etrafınızdaki her şey bir değişik iğrenç alkol tarzı garip kokuyor. şekerli şeylerin tadı kalmıyor.
benim için epey zorlu geçen bir 20 gün sonrası ancak gözümü açabildim. lütfen siz kendi önleminizi alın ve bana birşey olmaz demeyin. siz de büyük bir hastalık yaratmayabilir ancak bulaştırdığınız kişide kalıcı hasarlar oluşturabilir.
benim için epey zorlu geçen bir 20 gün sonrası ancak gözümü açabildim. lütfen siz kendi önleminizi alın ve bana birşey olmaz demeyin. siz de büyük bir hastalık yaratmayabilir ancak bulaştırdığınız kişide kalıcı hasarlar oluşturabilir.
tüvtürk otomobil muayene fiyatı 342.20 tl. bu ücretin %18i kdv 52.20 tl maliyeye, geri kalan 290 tl'nin yarısı olan 145 tl hazineye diğer yarısı da tüvtürk'e. hep aklımı kurcalamıştır. bu kadar para veriyoruz araç muayenelerine ama tüvtük'ün sorumluluğu nerde diye. muayenesini yaptırmadığın aracın cezası var ama muayeneden geçmiş bir araç teknik bir sorundan dolayı kazaya karışsa tüvtürk'ün sorumluluğu yok.
yıllar önce biri derdime derman bir açıklama yapmıştı. izlediğim her zaman hak veriyorum abimize.
yıllar önce biri derdime derman bir açıklama yapmıştı. izlediğim her zaman hak veriyorum abimize.
hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.
eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238