Pek hoş olmamış Twitter'da bende diyorum niye topic oldu. Bir sağlık bakanlığı tarafından yapılan paylaşıma bak bir de bu paylaşıma bak insan gerçekten rahatsız oluyor ufacık çocuk yani ne olurdu çikolata verseydiniz.
ülkemizin bir daha gelmeyecek değerli ve ölümsüz seslerinden. Ölümsüz kelimesi gerçek anlamda. (bkz: mermiye kafa atmak)
*ur Cemaati [15 Temmuz itibarıyla bilinen ismiyle *ethullahçı *erör *rgütü (*ETÖ)] 1990'dan itibaren devlet kadrolarında yer almaya başlamış, 2007 itibarıyla bu durum hız kazanmıştır. Devlet içerisindeki kadrolarından faydalanan *ETÖ, *KP hükûmetiyle hesaplaşmakla birlikte devleti tamamen ele geçirmek için bir darbe girişiminde bulunmuş, bu darbe *KP destekçilerinin yanı sıra cumhuriyet yanlısı, demokrat ve darbe karşıtı Türkler tarafından engellenmiştir.
15 Temmuz, 2017 yılından itibaren Milli Birlik ve Demokrasi Günü olarak kutlanmaktadır.
15 Temmuz, 2017 yılından itibaren Milli Birlik ve Demokrasi Günü olarak kutlanmaktadır.
gerçekten ingilizce oyunlardan hiç birşey anlamıyorum bence en iyisi türk oyunlarıdır
Yani bir çok sıkıntı stres yetmediği gibi birde denize üzülüyoruz. Yani gerçekten üzücü ve ic yalan bir konu. Malesef Marmara denizi artık foseptik çukuruna dönüştü.Ecdanin kemikleri sızlıyor eminim. Bence önce biz sonra sonra büyük kuruluşlar hassasiyeti göstermeli bu konuda.
Ya evrendeki her tür yaşam formunu içeren bir müze olsaydı? Dünya'nın içinden evrenin en düşmanca köşelerine kadar uzanan bir tura çıkmak için bu müzeyi ziyaret edebilirsiniz.
Ilk olarak kendini mutlu etmeyi başarmali insan sonra başkalarını mutlu edebilme adına daha verimli olacaktır. Sevdiğim bir söz var ya da yok ama anlamı çok; beklentili insan mutsuz insandır... beklenti taban mutluluk tavan...
Bir akşam da bizim yan apartmanda kavga çıktı adamlardan biri silah çekti ve bir el sıktı. Ben zaten parıltıyı görünce eşimle çocuğumun yanına koştum kör kurşun gelir durduk yere biz gideriz diye iç odaya koştuk. Çocukta korktu. Neyse bir el sıktı kimseye de birşey olmadıda. Polis geldi bende demiş bulundum parıltıyı gördüm, silah sesi duydum diye. Şahit yazdılar ertesi gün ver elini karakola ifade vermeye. Hep derlerdi şahit yazarlar diye küçüklüğümden beri de inanmazdım insanın başına neler geliyor. Neyse bunda birşey yok Allah beterinden korusun.
hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.
eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238

