confessions

eski defterler

1. nesil başkan - ordinaryüs - başkan

  1. toplam entry 3142
  2. takipçi 64
  3. puan 207794

sözlük

eski defterler
Sözlük Ne Demektir diye merak eden pek çok kişi bu konuyla alakalı araştırmalara yoğunlaşmaktadır. Sözlük kelimesinin hemen hemen her yerde kullanıldığı görülmektedir. Aynı şekilde sözlük kullanmak dilde olan ve sürekli olarak telaffuz edilen kelimelerin daha iyi anlaşılması yardımcı olmaktadır.

Dilin gelişmesine ve daha iyi anlaşılmasına yardımcı olan sözcükler özellikle o dili öğrenmek isteyen kişilerin bir numaralı yardımcısı olmaktadır. Sözlük kelimesi Türk Dil Kurumu'na göre İlgili olan dilin bütün sözcüklerini ve deyimlerini içeren bir yapıttır. Belli bir çağda kullanılan ve hala kullanılmaya devam eden sözcük ve deyimlerin alfabe sırasıyla bütün anlamlarını açık şekilde vererek tanımlayan küçük kitap olarak betimlenebilir.

Çok uzun zamandan beri kullanılan sözcükler dilin kelimelerini en sade şekilde anlaşılmasına yardımcı olmaktadır. Bir kişi yeni öğrendiği yada sürekli olarak kullandığı dilin bir kelimesini merak ettiyse sözlükte var olan anlamına bakarak merakını giderebilmektedir. Bu şekilde hem kelime dağcığı gelişmekte hemde dilinde var olan kelimelere hakim olabilmektedir.

Bir kelimenin Türkçe sözlük anlamı için sözlüğe bakmak en mantıklı fikir olduğu için kişinin en doğru bilgiye kolay şekilde ulaşması mümkün olmaktadır. Kelimenin sözlükteki anlamı öğrenildikten sonra kelimeyi daha kolay ve doğru şekilde kullanmak mümkün olmaktadır.
Sözlük ne demektir sorusuna kısa ve net bir cevap olarak dilin içerisinde var olan bütün anlamlı kelimelerin açık şekilde anlamlarını barındırdığı yer olarak tabir edilebilmektedir.

Sözlük Anlamı Kısaca

Sözlük anlamı kısaca ve en sade şekilde anlatmak gerekirse kelimenin açık ifadelerini barındıran ve kelimenin daha iyi anlaşılmasına yardımcı olan kitabın içinde bulunan anlamlara verilen addır. Anlaşılmayan kelimeler için sözlük anlamına bakmak cümlesi konu ile ilişkilendirilebilir.
Pek çok kişinin anlamlandıramadığı kelimeler hakkında daha detaylı bir bilgi öğrenmek ve cümle içerisinde doğru şekilde kullanmak için kelimenin sözlükteki sözlük anlamına baktığı görülmektedir.

Sözlük sadece Türkiye değil dünya çapında kullanılan, yeni dil öğrenmek isteyen ve okuyan öğrencilerin daha çok kullandığı bir yapıt olsa da şimdilerde hemen hemen herkesin günlük hayatta kullandığı bir yapıt gibi görülmektedir.

Kelimenin sözlük anlamı kelimenin daha iyi anlaşılmasına ve doğru şekilde kullanılmasına ek olarak daha temiz ve anlaşılır bir cümle kurmaya destek veren bir yardımcı olarak anlamlandırılabilmektedir.

Sözlük sadece kendi dili ilgili değil içinde bulunan kelimeler için farklı dillerdeki anlamlarını da barındırabilmektedir. Bu nedenle kelime dağcığını geliştirmek için zaman zaman sözlüklerle haşır neşir olmak daha uygun olabilmektedir.

Sözlük kullanımının ciddi boyutlarda değerli olduğunu ve dilin daha anlaşılır şekilde kullanılmasına imkan sağladığını söylemek mümkündür. Bu nedenle çok eski devirlerden beri sözlük kullanımının hayatta yerinin olduğunu vurgulamak uygun düşmektedir.

Dünya üzerinde kendini kanıtlanmış olan ilk sözlük İskenderiye Müzesi'nde kütüphanecilik yapan Bizanslı Aristophanes'in elinden çıktığı düşünülmektedir. İslam dünyasında ise ilk ve en önemli sözlük 10. Yüzyılda yaşamış olan Farablı İsmail Cevheri tarafından oluşturulduğu kabul edilmektedir Arapça olan Sihah adlı eser hala merak edilen eserler arasında yer almaktadır.
Türkiye'nin ilk sözlüğü ise geçmişte yaşamış olan ve Türk kültürüne armağan bırakan Kaşgarlı Mahmut'un eseridir. Türkçe'den Arapça'ya Divanü Lügati't-Türk bilinen ilk Türk sözlük olarak hala ilgileri üzerine toplayan eser değerli bir parça olarak görülmektedir.

Sözlük neden kullanılır diye merak eden kişilere şu şekilde yanıt vermek daha uygun olmaktadır. Eski zamanlardan beri süregelen bir gelenek gibi devam eden dilin varlığını gösteren ve dil ile ilgili pek çok bilgiyi barınan sözlükler, dilin daha doğru şekilde kullanılması yardımcı olmaktadır.



sen sence kimsin

eski defterler
Sen Sence Kimsin hiç bu soruyu düşündüğün oldu mu? Günde en az bir kaç kere bu soruyu kendine soran pek çok kişi bulunmaktadır. İnsanın kendini bilmesi ve kendine karşı dürüst olarak yaşamını devam ettirmesi gerekmektedir.

Kim olduğunu unutan ve ömrünü gereksiz şekilde heba ederek hiç umursamadan yaşamaya devam eden çoğu insanlar bile bazı zamanlarda sen sence kimsin sorusunu sormaktadır. Bu sorunun cevabını da dürüst şekilde vermek oldukça önemli olmaktadır.

İnsanın çevresine özellikle de kendisine karşı dürüst, kibar, pozitif ve sevecen olması gerekmektedir. Kişi kendi duygularıyla hareket ettiği zaman daha pozitif hareketli bir yapıya sahip olabilmektedir. İnsanın kendini bilmesi ve kendi hissettikleri ile ilgili anlam kurması yaşamına büyük destek vermektedir.

Sen Kimsin Testi

Sen kimsin testi pek çok kişi tarafından alışılmadık gelse de kişinin kendisini ölçüp doğru kararı verebilmek adına bu tür testlere yöneldiğini söylemek mümkündür. Konuya ilişkin her türlü konuda kişinin kendine test etmesi ve test sonucu belli bir yargıya varması akabinde hayatında yargıya bağlı olarak küçük değişiklikler de bulunması alışılagelmiş bir olay olarak göze çarpmaktadır.

İnternet üzerinden yada çeşitli dergilerden yapılan kendini test et soru cevap testleri kişinin kendi ile ilgili bir takım sorulara cevap bulabileceği bir yer olarak kabul edilmektedir. Özellikle kadınlara hitap eden bu testlerin zaman içinde erkeklere karşıda hitap ettiği anlaşılmaktadır.

Sen Kimsin Psikoloji

Sen kimsin psikoloji olarak öğrenmek pek çok iyi halli durumu beraberinde getirmektedir. Kendini bilirsen her şey daha yolunda gider, kararlarını daha rahat şekilde verebilirsin ve sana verilen tavsiyelere karşı açık bir liman olabilirsin cümlelerini duyduktan sonra pek çok kişinin akılcı olarak kendini tanıma yolunda daha iyi olacağı öngörülenler arasında yerini almaktadır. Bir kişinin hissettikleri ile hayat içinde yaşadıkları süregelen olaylar dizisidir.

Bu nedenle kişinin kendini tanıması, tehlikelere karşı dirençli olması çok önemli bir durum olmaktadır. İnsan sinirlendiğinde, mutlu olduğunda, şaşırdığında pek çok farklı kimliğe bürünebilmektedir.

Dışarıdan çok sakin gözükmek fakat içinde farklı duygular oluşturup sular seller gibi akıtmak insanı bazı zaman çok fazla yorabilmektedir. Bu nedenle kişinin öncelikle kendi fikirlerine hayatında yer vermesi gerekli olmaktadır.

İnsanın kendini bulmaya çalışması ve çoğu zaman belirsizliğe karşı savaşması yaşamının daha iyi idame ettirebilmesi için oldukça önemli bir uğraş olmaktadır. İnsanın etrafında var olan her şeyi kendi yaşamına göre idame ettirmesi ve yapılandırması aynı şekilde diğer insanların kendisine karşı düşündükleri ve söyledikleri karşısında doğru bir şekilde durması gerekmektedir.
Kişinin kendini tam olarak büyük bir savaşta hissetmesi ve anlamsız olayların içerisinde kendini yok etmesi zaman içerisinde psikolojik sorunlar gösterebilmesine neden olmaktadır.
Dinlenmeyi yenilenmeyi keşfetmeyi ve sevmeyi bilmenin hayatın içerisinde daha güçlü ve dirayetli şekilde var olmaya yardımcı olduğunu söylemek mümkündür. Ben kendimi değiştirmek istiyorum hayatımda yenilikler ile yola devam etmek istiyorum sözünü sıklıkla duymak mümkündür. İnsan kendine vaat ettiği sözleri yerinde tutamadıkça üzülüp yorulabilmektedir. Bu nedenle bazen olumsuz düşünceler ve yeniden karar alınmış hedefler insanın hayatında boy göstermektedir.

Bazen yalnız kalmak ve kişinin kendine karşı olumlu davranması yeniden alınmış kararların tamamlanmasına yardımcı olabilmektedir. Kişinin bazı zamanlarda içsel olarak yolculuğa çıkması ve kendini dinlemesi için belli başlı zamanlarda kendi benliğine fırsat tanıması oldukça önemli olmaktadır. Sonuç olarak kişi fırsatlar neticesinde güçlenip hayata karşı her ne durum olursa olsun dimdik ayakta kalabilmektedir.






beyninde şuan olanlar

eski defterler
Beyninde Şuan Ne Var Ne Düşünüyorsun diye sıklıkla bu tarz soru kalıpları kişilerin karşısına gelebilmektedir. Günlük hayatta herhangi bir nedenden dolayı beyinde pek çok farklı düşünce geçebilmektedir. Beyin sürekli olarak fikir ve olay çözümlemeye çalışan yeni şeyler üretmeye ve yönlendirmeye çalışan bir mekanizma gibidir.

Bu nedenden dolayı insanın sürekli olarak düşünmesi oldukça normal karşılanmaktadır.
Düşünce ne olursa olsun beynin ürettiği ve benimsediği bir algıdır. Düşünceler kimi zaman doğru kimi zaman yanlış çıksa da beynin varoluşsal sürecini destekleyen bir algı olduğundan dolayı beynin düşünce üretmesini durdurmak maalesef ki mümkün olmamaktadır.
İnsan günlük hayatta pek çok olayla karşılaştığından dolayı geçim derdi aşk kariyer sosyolojik ilişkilerle alakalı pek çok konu hakkında düşün aklında düşünceye yer verebilmektedir. Beyninde şu an ne var ne düşünüyorsun sorusu bazen kişinin kendisine bazen de kişi karşı tarafa iletilebilmektedir.

İnsan beyni sadece olaylar üzerinde düşünce üretmediğini genel olarak merak ettiği her bilgide devamlı olarak fikir ve senaryolar ürettiği uzmanlar tarafından da doğrulandığını söylemek mümkündür.

İnsan Beyni Günde Kaç Düşünce Üretir?

İnsan beyni günde kaç düşünce üretir sorusuna cevap olarak Kanada bölgesinde yapılan araştırmaya istinaden ortalama bir yaşa ulaşmış insanın zihninde ortalama olarak günde 6000 ve üzeri düşüncenin geçmiş olduğu doğrulanmıştır. Araştırma konusuna istinaden insan beyninde var olan düşünce ile ilgili başlangıç ve bitiş noktalarının ilk kez bu araştırma sayesinde ortaya konulduğunu söylemek mümkündür.

İnsan beyni fizyolojik olarak da psikolojik olarak sürekli olarak düşünceler başta olmak üzere pek çok şey üretmektedir. İnsan kendi beynine dur demesi mümkün değildir. Zeki insanların da orta zekaya sahip insanlarında genel olarak bakıldığında ortak bir düşünce yapısının olduğunu görmek mümkündür.

Beyin insan hayatını güzelleştirmek ve onu tehlikeli hallerden korumak için programlanmış bir makine gibidir. Bu nedenle beynin ürettiği düşünceler olacak yada olması çok az bir ihtimal olsa da var olan olayların devam şeklindedir. Beyin bu düşünceleri üretirken tamamıyla korumak ve önlem amaçlı hareket etmektedir.

İnsan bazen kendi hayatı ile ilgili olumsuz düşünceleri aklında geçirdiğinde ne kadar mutsuz hissettiğini fark edebilmektedir. Bunun için sürekli olarak kötü düşünceleri ortadan kaldırmak gerekmektedir. Negatifi pozitife çevirme konusunda işe yarayan hayal gücünü bu konuya dahil etmek gereklidir.

Çok Düşünmek Beyni Geliştirir Mi?

Çok düşünmek beyni geliştirir mi sorusunu soran bir kişiye evet yanıtını vermek mümkündür. Beyin sürekli olarak gelişen ve geliştikçe kendini yenileyen bir organdır. Yaşam için temel olan bilgileri kalıcı hafızaya aktarmak, duygu ve düşünceleri doğru şekilde oluşturmak, yaşam için gerekli bütün organların işleyişinde temel yapı taşı olmak gibi pek çok işlevi bulunmaktadır.
Düşünmek beyni geliştirdiği doğrudur fakat burada dikkat edilmesi gereken nokta her düşüncenin beyni geliştirdiği değildir. Burada önemli olan beynin çalışmasına aktif şekilde yardımcı olan ve beyin jimnastiği için geliştirilmiş olan her bir düşüncenin kullanılması daha uygun düşmektedir.

Benin gelişmesinde yardımcı olan çeşitli zihinsel oyunlar ve bu oyunları oynarken beynin farklı düşünceler üretmesi de beyin jimnastiği olarak kullanılmaktadır.
Beyin her zaman düşünmektedir. Kişi bu düşüncelerin ne kadarının doğru olduğunu çözümleyebilmek ve doğru düşünebilmek için çeşitli beyin jimnastiklerini yapması gerekmektedir. Benin gelişmesinde en iyi yol olarak kullanılan beyin jimnastiği beyni aktif hale getiren düşünceleri çoğaltarak beynin daha fazla gelişmesine ve genişlemesine yardımcı olmaktadır.




hayvanlar alemi ve insanlar

eski defterler
Hayvanlar Alemi İnsanları Acaba Nasıl Görüyor diye merak eden dünya üzerinde pek çok kişi bulunmaktadır. Bu konuyla ilgili yapılan büyük çapta araştırmalar sonucunda pek çok ilgi çekici kanıya vardıkları görülmektedir.

Duygusal yönü nedeniyle pek çok kedi köpek kuş balık, kaplumbağa, hamster, maymun, gibi hayvanları beslemek istemek oldukça normaldir. Evin içinde yada dışında beslenen bu canlıların çok sevimli gözüktüğü doğrulanmaktadır.

İnsan gözüne çok sevimli gelen evcil hayvanların gözlerinden insanları izleyebilme şansı doğsaydı hayvanların tamamı ile içgüdülerini göre hareket ettiklerini ve o gözle gördüklerini görmek mümkün olurdu demek çok daha doğru bir yaklaşım olmaktadır.
Kuşlar nasıl görür diye merak edenlere ultraviyole ışıkları algılayarak mükemmel bir görüş açılarına sahip olduğunu söylemek mümkündür. İnsanlardan daha farklı şekilde ortamda var olan renklerin daha fazlasını görebilmektedirler.

En iyi gören hayvanlar arasına giren kediler çok sevimli ve meraklı halleri ile tüm dikkatleri üzerlerine toplamaktadırlar. Çoğu zaman insanın aklına kediler nasıl görür sorusu geldiği görülmektedir. Kedilerin insanlardan daha geniş bir görüş açısına sahip olmakta ve bir kısmının renk körü olduğu bilinmektedir. 200 derecelik görüş açısına sahip kedilerin uzakta olan nesneleri çok fazla iyi göremediği de doğrulanmaktadır.

Kedilerden çok ayrı bir bakış açısına sahip olan köpekler mükemmel bir gece görüşüne sahiptirler. Konuya ek olarak soluk bir renk ile dünyaya gözlerini açtıklarını söylemek mümkündür. Gözlerinin harekete karşı ekstra duyarlı olduğunu ve perspektif algılarınım çok daha fazla gelişmiş olduğunu belirtmek mümkün olmaktadır.
Hayvanların gözünden dünya çok daha farklı ve görüş açısı olarak ayrı bir yer olarak görünmektedir. Siyah beyaz gören hayvanlar arasında yerini alan atlar çok dar bir görüş açısına sahiptirler.

Hayvanlar Bizi Nasıl Görüyor?

Hayvanlar bizi nasıl görüyor diye merak etmek ve bu konu üzerinde sıklıkla düşünmek çok normal bir durumdur. Çünkü pek çok kişi hayvanların insanlar gibi mi yoksa daha farklı bir şekilde mi gördüğünü günümüzde hala sorgulamaktadır.
İnsanlarda olan foto reseptör denen ışığı duyarlı hücrelerin hayvanlarda da bulunduğunu söylemek mümkündür. Hayvanların arasında değişik göz görüntüsüne sahip olan arı ve böceklerin bileşik göz yapısında petek görünümü olduğundan sistemin daha hızlı çalıştığını söylemek mümkündür.

Ultraviyole ışınlara karşı dayanıklı olan bu göz görünümü insanlardan farklı olarak çalışmaktadır. Arıların ve böceklerin nektar bulmayı kolaylaştıran bu sistemleri yaşamlarının bir parçası olduğu görülmektedir.

Biyolojik olarak gözün üzerinde pek çok çalışmalar yapılmış ve görme duyusunu her yönden araştırılmış ve anlaşılmış olduğunu söyleyerek özellikle arıların bu konuda çok fazla dikkat çektiğinin altını çizerek konuyu detaylandırmak gerekmektedir.

Dünya üzerinde yaşayan ve hala yaşamını devam ettiren pek çok canlının görme duyusunu kullanarak harika işler başardığını görmek mümkündür.

Hayvanlar Tüm Renkleri Bizim Gördüğümüz Gibi Görür Mü?

Hayvanlar tüm renkleri bizim gibi görür mü sorusuna cevap olarak bazı tür hayvanların özellikle de kedileri renkleri daha parlak ve daha canlı gördüğünü söylemek mümkündür.
İnsan vücudundan ayrı şekilde konumlandırılan ve güçlendirilen pek çok hayvanın görme duyusu ile birlikte sezgisel hareketleri de görme duyusuna katkı sağlamaktadır.
Hangi hayvanlar gece göremez diye merak edenlere cevap olarak yavru köpeklerin ve kedilerin gelişimini tamamlayamamış gözleri ile gece görüşüne sahip olamadıklarını söylemek mümkündür. Hem gece hem de gündüz olarak sürekli aktif hareket eden kedi ve köpeklerin yavruluk döneminde bu konuya karşı bakıcıların ekstra hassas olmaları gerekmektedir.



hayat eskiden

eski defterler
Hayat Eskiden Daha Mı Güzeldi sorusuna kişinin genel bakışına göre değişik olmakla birlikte eskilerin daha güzel olduğunu söylemek mümkündür. Pek çok kişinin eskileri yaşamak adına nostaljik ürünleri satın almak istediği gözlerden kaçmamaktadır. Eskilerin aynı bir yeri var olduğu için şimdiki dostlukların da pek çok ehemmiyeti kalmamış gibidir.

Eski zamanlarda sadece dostluk, sevgi, ve renk vardı şimdilerde ise sadece teknolojinin gelişmesi yüzünden akrabalık ilişkileri başta olmak üzere hepsi yok oldu sözlerini büyüklerden farklı şekilde duymak mümkündür. Teknolojinin gelişmesi ve telefonların akıllı hale gelmesi ile birlikte dostluk bağları da sanal aleme döküldüğü görülmektedir. Bu durum bir takım olumsuzlukları neden olduğundan teknolojinin yaygın olmadığı ve akıllı telefonların çıkmadığı dönemin özlenmesi mümkün gibi görünmektedir.

Hayat eskiden daha mı güzeldi sorusuna cevap olarak maddeler halinde eski zamanların sunmuş olduğu artıları belirtmek mümkündür.
• Eski zamanlarda aşk sevgi dostluk gibi bağların gerçekten çıkarsız olarak kurulduğunu söylemek gerekmektedir.

• Bayramların, önemli gün mü haftaların daha coşkulu şekilde kutlandı daha samimi ve sıcak ortamın bulunduğu görülmektedir.
• Eski zamanlarda teknolojinin bu kadar fazla gelişmemesi nedeniyle aile bağlarını canlı kalması mümkün olmaktadır.
• Eski zamanlarda organik beslenebilmeyi, suyu havayı daha iyi hissedebilmeyi bu şekilde daha sağlıklı olabilmeyi başaran pek çok insan bulunmaktadır.
Eski zamanın neşelerini ve güzelliğini fark etmeden üzerinden geçmek büyük zarar olarak kalmaktadır. Eski zamanlardan yadigar olan bir parçayı yada bir anıyı ara sıra canlandırmak hayatta tutmaya çalışmak hem insana mutluluk vermekte hemde eski günleri hatırlamasına yardımcı olmaktadır.

Eskiler Neden Daha Güzel?

Eskiler neden daha güzel diye merak eden şimdiki çağ çocukları büyüklerinden hep geçmişi anlatmalarını istemektedir. Geçmişe duyulan özlem ile birlikte merak bu şekilde daha kolay şekilde giderilmektedir. Eski bayramların ve özel günlerin kattığı heyecanın bir başka olduğunu söyleyen büyükler sürekli olarak sevdiği anıları ve o dönemde yaşanılan önemli olayları anlatmak istemektedir.

Eskilerde olan sıcaklık ve güzel ortamın günümüzde sağlanması pek mümkün olmamaktadır. Çünkü herkesi bir kariyer talaşı sardığı için ortamda olan ilişkiler çıkar ilişkilerinden başka bir şey olamamaktadır.
Konuya ilişkin verilecek diğer bir bilgi ise eskiden kullanılan ürünlerin ve mobilyaların daha sade ve bohem tarza sahip olması ile birlikte insanların yaşam tarzı daha bir dikkat çekici olmaktadır.
Eskiler mi güzeldi yoksa eskiden mi güzeldik sorusu konuya ilişkin akıllara sıklıkla takılmaktadır. Eskilerin şimdiki zamandan çok daha güzel olduğu tartışılır bir konu olmaktadır. Fakat eskiden her şeyin daha yaşanılabilir olduğunu savunmak gerekmektedir. Eskiden yaşanılmış güzel bir hatıranın yerine şimdilerde olan hiçbir olay alamayacağı için eskiye mazi olmuş her bir şeyin güzel olduğunu söylemek mümkündür.

Hayatı Güzel Kılan Nedir?

Hayatı güzel kılan nedir diye merak edenlere cevap olarak geçmiş zamanda yaşanılmış olan her bir tecrüben günümüz zamana aktarılması ve hayatın daha doğru şekilde yaşanılmasıdır. Kimi insan sevdikleri ile sevgi dolu bir ortamda hayatını anlamlı kılarken kimi insan da kariyer basamaklarını ikili üçlü tırmanırken hayatını anlamlı ve güzel kılmaktadır.

Burada önemli olan kişinin ne hissettiği ve hayata nasıl baktığıdır. Hayata güzel bakan kişiler her zaman eskilere hayranlık duymaktadır. Eskilerin ne kadar güzel olduğunu görmek için nostaljik yerlere gitmekte ve çeşitli ürünler satın almaktadır. Eskilerin güzelliğini fark etmiş bir insan hayatını daha anlamlı kılmak için nostalji rüzgarını hayatının bir parçası yapabilmektedir.

ilişkilerde eskiden olanlar

eski defterler
İlişkilerde Eskiden Ne Vardı Para Yerine Ne Düşünülürdü sorusuna verilecek en güzel cevap eski türk filmleridir. Güzel bir kıza aşık olan fakir ama gururlu bir adam ve tüm hadiselere rağmen beraber olmayı seçen iki kalbin hislerini düşüncelerini anlayan eski türk filmlerine bakmak daha uygun olmaktadır. Eski Türk filmlerinde birbirleri için yanıp tutuşan saf aşıkların hislerini hissetmek mümkün gibi gözükmektedir.

İlişkilerde eskiden ne vardı para yerine ne düşünülürdü sorusu akıllara sıklıkla gelmektedir. Eskiden ilişkilerde kadına büyük bir saygının sevginin ve hoşgörünün varlığından bahsetmek mümkündür Eski zamanlarda kadının toplumdaki yeri ve önemi neyse şu an biraz değişmiş bulunmaktadır.

Bir ilişkiyi canlı tutan sevgidir. Sevginin rotası kadından geçmektedir. Kadın bir ilişkide mutsuzsa ilişki bir türlü ilerleyemiyor anlamına gelmektedir. Eski zamanlarda ilişkinin daha iyi şekilde devam edip mutlu sonu görebilmek için kadına hürmet edilmekteydi. Erkekler çeşitli aşk mektupları ile kadının kalbi çalışmaktaydı.

Mektupların içerisinden zaman zaman mis kokular ve ucu yanık kağıtlar çıkmaktaydı. Her bir kokunun farklı anlamı olduğu için bu kokular sayesinde aşk mektupları açıldığı ilk dakikadan özlem mi, sevinç mi hangi duyguyu taşıdığını hissettirmekteydi.

Şimdi ki devirde olduğu gibi ilişkiler çabuk bitmediği gibi dillere destan olabilmekteydi. Telefon başına da beklemeler, imkansız aşkların yararlı olayları gibi pek çok konu üzerinden aşklar daha gerçekçi yaşanmaktaydı. Eski zamanlarda, saflığın ve masumiyetin adının aşk olduğunu söylemek çok daha uygun olmaktadır.

Eski İlişkilerde Kadın

Eski ilişkilerde kadın çok naif ve kibar bir hanımefendi olduğu görülmektedir. Bu kibarlığa ve güzelliğe karşı kapılan genç bir adam sadece saf aşkını düşünmektedir. Şimdilerde kadınların sadece paralı erkeklerle birlikte olmak istediği, altın yüzük, araba, ev ve diğer bütün maddi imkanları gerçekleştirebilen erkeklerle birlikte olmak istemeleri yaşanılan ilişkinin yıpranmasına neden olmaktadır.

Eski zamanlarda yaşanmış olan aşk ve ilişkilerde sadece sevgi yoktu, güvende bulunmaktaydı. İlişkiyi ve sevgiyi koruyan güven taşı eskilerde çok zorlukla kırılmakta hatta bazen hiç kırılmamaktaydı.

İlişkinin ne denli büyük olduğuna bakılmaksızın şimdilerde maddi gelirden dolayı güzel aşklar heba edilmektedir. Eskiden aşkı için canını veren kadınlara bu denli yazık olmaktadır. Sevgiliye duyulan aşk sonsuz bir bereket gibidir. Hiç bitmeyecekmiş gibi akıldan hiç çıkmayacakmış gibi bazen kor gibi gelmektedir. Zaman değişse bile hala eski zamanlar olan o saf temiz aşk hala günümüzde de görülmektedir. Gizli yerlerde buluşmak, bir gün kavuşamazsak endişesi ile beraber olunan her bir anın kıymetini bilmek günümüzde az da olsa hala var olmaktadır.

Eski Zamanlarda Erkekler

Eski zamanlarda erkekler dik bakışları, heybetli duruşları ile kadınların kalbini çalmaktaydı. Eski zamanlarda ilişkilere olan saygı başta olmak üzere ilk adım erkekten beklenmekteydi. İlişkinin dinamik noktası erkek gibi olduğu için ilk aşk mektubunu, ilk seni seviyorum cümlesini hep erkek söylemekteydi.

İlişkide bir erkek kadını diğer bütün erkeklerden ve olaylardan korumak isterdi ama şimdi bu durum değiştiği bariz şekilde görülmektedir. İmkansız aşk bile olsa erkeğin kadına bir saygısı bir değeri var olmaktaydı. Şimdi ki zamanlarda ise her şey anlık geliştiği ve anlık bittiği görülmektedir.

İlişkinin hareketlenmesi ve sevgi yönünden kadının erkeğe daha fazla ihtiyaç duyması için küçük aşk oyunları oynanırdı. Şimdilerde bu aşk oyununun sanal alemlere döküldüğü görülmektedir. Gal böyle olunca da sevginin de aşkında ilişkinin de pek bir güzelliği kalmamaktadır.

ofiste yalakalar

eski defterler
Ofiste Yalakalar Neden Kazanır Çalışkanlar Öylece Bakar sorusu, ofis ortamında bu duruma maruz kalan pek çok insanın merak ettiği konulardandır. Ofis ortamında çalışmak pek çok kişi tarafından avantajlı bir durum kabul edilmektedir. Ancak küçük veya büyük bir ofiste çalışmanın her zaman dezavantajları olduğunu da kabul etmek gerekir.

Özellikle ofiste çalışan bazı iş arkadaşlarınızın aslında çalışmaktan ziyade, işlerini yalakalık yaparak da ilerlettiğini fark edebilirsiniz. Bu durum sizin dikkatinizi çekerek moralinizi bozabilir, iş motivasyonunuzu düşürebilir.

Ofiste davranışları ile dikkatinizi çeken bu tipteki iş arkadaşlarınız, sizin ve diğer çalışma arkadaşlarınızın önüne geçebilir. Peki, ofiste yalakalar neden kazanır çalışkanlar öylece bakar?
Ofisteki Çalışma Oyunlarının Nedenleri Nelerdir?
Ofisteki çalışma oyunlarının nedenleri nelerdir ve bu oyunlarla nasıl baş edebileceğinizi merak ediyor olabilirsiniz. İşinizi severek yapıyor ve tüm emeğinizi sarf ediyor olsanız da bazen istediğiniz takdiri göremeyebilirsiniz. Bunun en önemli nedenlerinden birisi de aslında çalışmadan işini sadece göstermelik olarak yapan tiplerdir.

Ofisteki iş arkadaşınızın sadece patronları yücelterek işinde yükseldiğine dikkat etmiş olabilirsiniz. Bu gibi durumlar küçük ofis oyunları kabul edilmektedir.

Hemen her ofis ortamında gözlemlenen bu durum sonucunda yalaka olan iş arkadaşınızın, çalışkan arkadaşlarınızdan daha önde bir konumda olması da olası bir durumdur. Karşılaştığınız bazı davranışlar size çok uzak gelse de, iş ve ofis hayatında bu davranışların yalaka tiplere pek çok şey kazandırdığı da bir gerçektir.
Ofis Ortamında Karşılaşacağınız Tipler
Ofis ortamında karşılaşacağınız tipler her zaman hoşunuza gitmeyebilir. Özellikle patronunuza olan davranışlarından dolayı hızlı bir yükselişe geçen tiplerle çok daha sık karşılaşabilirsiniz.

Ofiste yalakalar neden kazanır ve davranışlarının gerçek nedenleri hakkında tüm merak edilenleri sizler için listeledim;

• Yalaka tip diye bilinen ofis arkadaşlarınızın iletişim becerileri oldukça yüksektir. Kesinlikle çekingenlik duygusu taşımadıkları için, hemen herkesle çok rahat bir şekilde iletişim halinde olabilirler. Bu iletişim becerisi de patronunuzun dikkatini çekebilmektedir. Bu sayede aslında çalışmadan, sadece iletişim becerisini iyi kullanarak daha önde olan bir eleman gibi görünmeyi başarabilirler.
• Yalaka ofis çalışanlarının mutlaka çok konuştuklarına dikkat edebilirsiniz. Sürekli olarak güler yüzlü olmak ve çok konuşarak kelime ustalığı yapmak da en önemli becerileri arasında yer almaktadır. Bu sayede kabul edilmeyecek bir konuda bile ikna kabiliyetleri sayesinde kısa sürede kabul görürler.
• Ofis ortamında başarılı olmanın altın kurallarından birisi de patronu memnun etmek olabilir. İşte aslında sizin daha çok çalışmanıza rağmen, sizden her zaman önde olan iş arkadaşınızın en önemli başarısı da bu noktada devreye girmektedir.
• Ofiste yalakalar neden kazanır sorusunun en net yanıtı da patronu onaylamaktır. İnsanları sürekli onaylamak ve herhangi bir zıtlaşma ve tartışma içine girmemek bu tipteki çalışanlara kazanç sağlayan en önemli özelliklerden biridir.
Ofisteki Yalaka Tipler Nasıl Ayırt Edilir?
Ofisteki yalaka tipler nasıl ayırt edilir ve gerçekten çalışanların performans değerlendirmesi yapılırken dikkat edilmesi gereken pek çok önemli nokta vardır. Özellikle çalışkan ve işini hakkı ile yapan pek çok kişi, ofisteki yalaka tipler yüzünden geri planda kalabilmektedir.

Adil bir ofis ortamı ve rekabet ortamı oluşturmak için ise, işin en büyük kısmının patrona düştüğünün altını çizmek gerekmektedir. Özellikle ofiste çalışan eleman veya personellerin performansları ile ilgili değerlendirmelerin çok dikkatli yapılmasına dikkat edilmesi gerekmektedir.

Gözden kaçan ancak ofis ortamını ayakta tutan çalışan insanların emeklerinin karşılığının verilmesinde, yetenek ve performans düzeyleri oldukça önemlidir.

zamanda yolculuk

eski defterler
Zamanda Yolculuk Mümkün Olsa Nereye Gidersiniz diye sorsak hiç kuşkusuz her yaştan herkesin vereceği farklı bir yanıt vardır. Geçmişe veya geleceğe yolculuk yapmak pek çok kişinin hayalidir. Henüz zaman makinası icat edilmemiş olsa da, filmlerden zamanda yolculuk yapma olayına aşina olduğumuzu söyleyebiliriz.

Zamanda yolculuk yapmak şimdilik rüyalarda gerçek oluyor. Gelişen teknoloji ile ilerleyen dönemler için hala bir umut var diyebiliriz. Zamanda yolculuk mümkün olsa nereye gidersiniz ve zaman yolculuğunun tüm detayları için yazımıza göz gezdirebilirsiniz.

Zamanda İleri Gitmek Mümkün Mü?

Zamanda ileri gitmek mümkün mü ve nereye gitmek istersiniz konuları sıklıkla merak edilmektedir. Pek çok kişi zamanda yolculuk yaparken geçmişe gitmek istemektedir. Ancak geçmiş kadar geleceğe gitmek isteyenlerin de sayısı az değildir.

Pek çok kişi gelecekte ailesini ve kendini merak ettiği için gelecek zamanı kısa süreliğine de olsa görmek istemektedir. Eğer zamanda yolculuk mümkün olsa nereye gidersiniz diye sorulsa sizler de muhtemelen gelecekten birkaç kare görmek isteyebilirsiniz. Henüz zamanda ileri veya geriye gitmek mümkün değildir.

Zamanda Yolculuk Mümkün Mü?

Zamanda yolculuk mümkün mü sorusuna günümüzde olumlu bir yanıt verilememektedir. Günümüzde teknoloji her ne kadar çok hızlı bir şekilde gelişiyor ve ilerliyor olsa da, söz konusu olan zaman yolculuğu olduğunda teknoloji yetersiz kalmaktadır.

Bilim insanları henüz zamanda geriye ve ileriye gitmek için bir teknolojinin bulunmadığını belirtiyorlar. Bunun yanı sıra insanlar her zaman zamanda yolculuk yapmayı hayal etmişlerdir.
Özellikle zamanda yolculuk mümkün olsa nereye gidersiniz sorusu her zaman popüler konular arasında yer almayı başarmıştır. Pek çok kişi zamanda geriye yolculuk yapmak istemektedir. Özellikle tarihte büyük olayların yaşandığı dönemlerde yer almak isteyen insanlar oldukça fazladır. Kendilerini günümüze ait hissetmeyenler genellikle zamanda yolculuk yaparken, önemli tarihsel dönemleri tercih etmektedir.

Geçmişe Gitmek Mümkün Mü?

Geçmişe gitmek mümkün mü ve zamanla yolculuk yaparak geçmişi değiştirmek pek çok kişinin en büyük hayallerinden biridir. Zamanda yolculuk yapmak her ne kadar mümkün olmasa da uzun yıllardır insanlık bunun hayali ile yaşamaktadır.
Zamanda yolculuk mümkün olsa nereye gidersiniz dendiğinde hemen herkes kendi hayatlarında geçmiş dönemlere gitmeyi hayal etmektedir. Geçmiş yaşantılarında değiştirmek istedikleri durumların yaşandığı döneme gitmek isteyenler kadar, gelecekteki hallerini merak edenler de vardır.

Özellikle ileride kiminle bir aile kuracaklarını, çocuklarını veya kariyerini merak eden insanlar, zamanda geleceğe yolculuk yapmak istemektedirler.

Zamanda Yolculuk Yapma Şansınız Olsaydı Hangi Zamana Gitmek İsterdiniz?
Zamanda yolculuk yapma şansınız olsaydı hangi zamana gitmek isterdiniz ve nerede olmayı tercih ederdiniz sorularına hayatınızın bir döneminde mutlaka denk gelmişsinizdir. Keşke şu dönemde ve şurada yaşasaydım diye içinizden geçirdiğiniz anlar mutlaka olmuştur.

Peki, günümüzde zamanda yolculuk mümkün olsa nereye giderdiniz ve hangi zaman diliminde yaşamak isterdiniz? Zamanda yolculuk yapmak isteyen pek çok kişi tarihin akışını değiştirmek istediklerini belirtmektedirler. Özellikle savaş dönemine giderek, tarihe yön vermek isteyen kişiler zamanda yolculuk yaparak, ülkelerin kaderlerini değiştirmeyi hayal etmektedir.
Bilim kurgu dünyasının en önemli özellikleri arasında yer alan zamanda yolculuk yapmak hem geçmişe, hem de geleceğe gitme fikrini hayata geçirmek açısından oldukça dikkat çekicidir. Ancak yine de zamanda yolculuk kavramlarında gelecek ve geçmişe gitmek fikirlerinin ayrı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

Zamanda yolculuk mümkün olsa nereye giderdiniz sorusuna sizler de gelecek ve geçmiş olarak ayrı yanıtlar verebilirsiniz. Zaman yolculuğunda insanların büyük bir kısmının tek arzusu geçmişe gitme hayalidir.

insan doğar yaşar ve ölür

eski defterler
İnsan Ne İçin Doğar, Yaşar Ve Ölür soruları sadece günümüzde değil, tarihin her döneminde tüm insanlık tarafından merak edilmiştir. Her zaman insanın aklını kurcalayan, insan ne için doğar, yaşar ve ölür soruları, pek çok kişi için farklı yanıtlanabilmektedir.

İnsanın doğası gereği neden dünyaya geldiğini ve neden öldüğünü sorgulaması oldukça doğaldır. İnsan psikolojisi her zaman varlığını ve sebeplerini sorgulamıştır.

Her ne kadar iki zıt kavram olarak nitelendirilse de doğum ve ölüm, oldukça benzer ve birbiri ile iç içedir. Yemek ve içmek kadar doğal bir olgu olan doğum ve ölüm kavramları, her insan için tek gerçektir. Peki, insan ne için doğar, yaşar ve ölür?

Niçin Dünyaya Geldik ve Niçin Yaşıyoruz?

Niçin dünyaya geldik ve niçin yaşıyoruz sorularını sizler de dönem dönem kendinize soruyor olabilirsiniz. Herkes dünya üzerinde çok önemli bir amaca hizmet etmek için yer aldığını düşünür.
İnsanın doğası ve yapısı gereği belirli bir amaca bağlanma ve özel hissetme oldukça normal bir durumdur. Kendilerine insan ne için doğar, yaşar ve ölür diye soru soranlar, genellikle idealleri için bu döngüde yer aldıklarını düşünmektedirler.
Farklı ırk, din veya mezhepten herkesin merak ettiği bu yaşam sürecinde herkesin kendince verdiği yanıtlar da farklılık göstermektedir. Kendi değerleri doğrultusunda yaşamak ve yaşam sürecinde ideallerini gerçekleştirdikten sonra ölmek pek çok kişinin arzusudur.

Dünyaya gelen ve büyüyen her insan yaşamının kendince anlamanı aramakta ve ölene kadar da bu arayışın peşinde devam etmektedir.

İnsan Dünyaya Niçin Gelir?

İnsan dünyaya niçin gelir ve sonu belli olan bu yolculukta yaşamanın gerçekten anlamı nedir diye merak ediyor olabilirsiniz. Her ne kadar ölüm bir son gibi biliniyor olsa da, yaşamın bir devamı olarak düşünmek gerekmektedir.
Hangi yönde yaşamınıza yön vereceğiniz ve yaratılışınızın gayesini daha anlamlı bir hale getirmek tamamen insanların elindedir. İnsan dünyaya niçin gelir sorusu kadar herkesin dünyaya gelmesindeki asıl amacın ne olduğunun bilinmesinde yarar olacaktır.

Yüzyıllardır insanoğlunun kendine sorduğu ve günümüzde de devam eden ve gelecekte de devam edecek olan en önemli konular, insan ne için doğar, yaşar ve ölür sorularıdır. Herkes için dünyaya geliş amacı farklıdır. Kimi insanlar insanlığa hizmet etmek için geldiğini düşünürken kimilerinin ise, iyi bir ebeveyn veya iyi bir evlat olmak için yaratılışını anlamlandırdığını da söyleme mümkündür.

Dünya üzerindeki pek çok insan neden dünyaya geldik sorusunu, mutlu bir yaşam sürmek için diye yanıtlamaktadır. Herkesin içerisinde bulunduğu durumlar, yaşam şartları ve hayalleri sorulan soruların yanıtlarını da belirler niteliktedir.

Bir İnsan Neden Yaşar?

Bir insan neden yaşar ve hayatın amacı gerçekten nedir sorularına dünya üzerinde ilginç yanıtlar bulabilmek mümkündür. Dini ve bilimsel açıdan pek çok şekilde yanıtlanabilecek olan insan ne için doğar, yaşar ve ölür soruları, her dönem insanların aklını kurcalamıştır.

Mutluluk, iyi bir insan olmak, Tanrı'ya hizmet etmek, kötülük yapmamak, doğayı ve hayvanları korumak ve insanlığa yararlı olmak gibi yanıtlar ile sıklıkla karşılaşabilirsiniz. Yaratılmış olmak ve dünyada yaşantıya devam etmek herkes için farklı anlamlar taşımaktadır.

Doğum kadar gerçek ve hakiki olan ölüm de yine mutlak bir sondur. Hayatın gerçek anlamının ve yaşam döngüsüne dair merak edilen tüm soruların, herkesin kendi hayatı içerisinde yer aldığı bilinmektedir. Doğa ve dünya ile uyum içerisinde ve mutlu bir yaşam sürmek ise, herkesin ortak düşüncesidir.

neden evleniyor neden boşanıyoruz

eski defterler
Neden Evleniyor Neden Boşanıyoruz soruları hiç kuşkusuz ki günümüzde pek çok kişinin merak ettiği konular arasında yer alıyor. Her ülkede olduğu gibi bizim ülkemizde de yetişkinlik dönemine geçiş yapılması ile birlikte kadınlar ve erkekler evlenmek ve yuva kurmak istemektedir.
Her ne kadar evlilik oranlarının fazla olduğu düşünülüyor olsa da, günümüzde boşanmaların sayısında da artış olduğu bilinmektedir. Peki, insanlar neden evlenmek isterler ve boşanmanın ardında yatan en önemli nedenler nelerdir?

İnsanlar Neden Evleniyorlar?

İnsanlar neden evleniyorlar diye merak ediyorsanız doğru yerdesiniz. Aşık olmak, evlilik için en önemli kriterlerden birisi olarak kabul edilmektedir. Ancak çiftler arasında yapılan araştırmalara bakıldığında, insanların evlenmek için pek çok farklı nedeni göz önünde bulundurduğu görülmektedir.
Yalnız kalmaktan korkma, çocuk sahibi olma veya sosyal zorunluluklardan dolayı insanların evlenmek istediklerini söylemek mümkündür. Ayrıca sevdiği kadın veya erkek ile bir ömrü paylaşmak da yine insanları evliliğe iten birincil faktörlerden biridir.
İnsanların evlenmek için sebeplerini kesinlikle, kadın ve erkekler arasında farklı değerlendirilmesi gerektiğini belirtmek gerekir. Kadınların evlilik için daha duygusal yaklaşımlar sergiledikleri görülmektedir.
Erkeklerin ise âşık olmanın yanı sıra, yalnız yaşamamak, ihtiyaçlarının karşılanmasını istemek gibi farklı sebeplerden dolayı evliliği tercih ettiği bilinmektedir.

En Çok Boşanma Sebepleri Nelerdir?

En çok boşanma sebepleri nelerdir ve günümüzde boşanmaların bu denli artmasının altında yatan gerçekler için doğru yerdesiniz. Özellikle ülkemizde boşanma ve evlilik istatistiklerine bakıldığında, eski dönemlere göre boşanmalarda daha fazla artış görülmektedir.
Ekonomik koşullar ve çiftlerin evlenme için çok erken dönemde karar vermesi, boşanmaların en önemli ve birincil sebepleri arasında gösterilmektedir. Kadınların ekonomik özgürlüklerini elde etmesi, dijital dünyanın gelişmesi ile birlikte aldatma oranlarının artması gibi pek çok sebebe bağlı olarak, evli çiftler boşanma kararı alabilmektedir.

Kadınların Eşinden Boşanma Sebepleri

Kadınların eşinden boşanma sebepleri erkekler ile kıyasladığında çok dikkat çekici detaylar içermektedir. Pek çok kadın aldatma, psikolojik, cinsel ve ekonomik şiddete dayanarak evliliklerini bitirme kararı almaktadır.
Neden evleniyor neden boşanıyoruz sorularında, kadınların boşanma için gösterdikleri nedenler üzerinde önemle durmakta yarar vardır. Kadınların eşinden boşanma sebepleri şu şekilde sıralanabilir:

• Kadınlar evlendikten sonra özgürlüklerinin kısıtlandığı düşüncesi ile psikolojik olarak zor dönemlerden geçebilmektedir. Özellikle kadınların ekonomik özgürlüklerinin olmaması da bu psikolojik şiddet tetikleyen en önemli nedenlerden biridir.
• Aldatılma, kadınlar için geçerli ve oldukça önemli bir boşanma nedeni olarak gösterilmektedir. Pek çok kadın için aldatılma, başlı başlına bir boşanma gerekçesidir.
• Gerek sosyal, gerekse duygusal faktörler kadınları her zaman daha fazla etkilemektedir. Beklentilerine yanıt vermeyen bir evliliği sürdürmek istememe de yine kadınlar için geçerli olan, en önemli boşanma nedenlerindendir.

Erkekler İçin Boşanma Sebepleri

Erkekler için boşanma sebepleri de en az kadınların nedenleri kadar dikkat çekicidir. Uzmanlar özellikle erkeklerin gerekçelerinin de kadınlar ile büyük benzerlik gösterdiğinin altını çizmektedir.
Neden evleniyor neden boşanıyoruz soruları erkekler açısından da düşünülmesi gereken oldukça önemli konulardandır. Erkekler için boşanma sebepleri şu şekilde listelenebilir:
• Erkekler, onur kırıcı veya küçük düşürücü hareketlerden kaynaklı olarak boşanmak istemektedirler.
• Aldatma ve ekonomik problemler de yine kadınlarda olduğu gibi erkeklerde de boşanmayı tetiklemektedir.
• Cinsellikte yaşanan problemler, erkekler için büyük bir neden olarak gösterilmektedir.
• Kadınların da çalışması durumunda evlilik içerisindeki kuvvetli bağda zayıflık hissedilmesi, erkekler için en büyük problemlerden biridir.
• Kendini değersiz hissetmek ve evlilik içinde yalnız kalma duygusu erkekleri boşanmaya iten sebepler arasında yer almaktadır.

hem yetersiz hem de kötü yöneticiler

eski defterler
hem yetersiz hem de kötü yöneticiler, genel olarak, yönetimsel olarak çok eksiktir, bu eksikliğini 'kaçak' dövüşerek yani davranışsal bozukluklarla başta gösterir, mantıkla izah edilemez bazı tavırlar içindedir, kendini sürekli övebilir, diğer tabirle, abartılı yaldızlayacaktır ancak altı ise son derece boştur ve kendi ekibinden de kendisinin her yaptığının övülmesini koşulsuz bekler, eleştiriye ve ifade özgürlüğüne gelemez, buna karşılık ekibini asla korumaz, sorumluluk almaz, çalışanlara değer verirmiş gibi görünür, iyi niyetten son derece uzaktır, günün sonunda sadece ve sadece kendini korur. bu tür çözüm üretmeyen, sözde yöneticileri, insan kaynaklarına ya da üst yönetime tüm ekiple açıkça anlatmak en uygun olanı olacaktır. yönetemeyen, oturduğu koltuğu da hiçbir zaman dolduramayacaktır, 'evet efendim, sepet efendim' modunda yıllarca zaman doldurarak, çalışmak ister ve bu eksikliklerinin hepsini tıpkı küçük bir 'çocuk' gibi etrafındakilere yayacaktır, bölümüyle alakasız işlere dalar ki sözde etrafa ve üst yönetime sevimli yapı, çok iş yapıyor görünür, kendi ekibinden sinsice baskı ile fedakarlık ve fazla mesai bekler, sistem üzerinden akşamları, hafta sonları fazlaca mesailer yapılır ama maddi manevi karşılığını sorgulamak gereği bile duymaz, başkalarının sözlerine kanar gibi yapar, son günlerini böylece firmalarda oynar ve bir günün sonunda perde düşer, yüzü, sakladığı kimliği ve gerçekler ortaya çıkar. bu tip yetersiz yöneticilere asla prim vermeden mücadeleyi, gerçeklerle, somut ya da gerçek verilerle hep birlikte ortaya rahatça koyabilirsiniz yoksa yetersizlik ya da yetersiz yöneticiler, yeterliliğe ve de yetenekli çalışanlara karşı zaferini kazanacaktır, gece yarılarına kadar çalışsanız da bir gün kendinizi mesnetsiz iddialarla, hakkınızı alamadan, kapıda buluverirsiniz ya da kafanızda bir türlü onaylamadığınız verilen işlerde mantıksızca sağlığınızdan olarak, devam edebilirsiniz. (bkz: mobbinge hayır)

survivor 2022 all star sms sonuçları

eski defterler
Survivor All Star Sms Sonuçları 2022 sıralaması, yarışmanın bitmesine rağmen günlerdir en çok tartışılan ve konuşulan konulardan biri olmaya devam ediyor. Konu hakkında Acun Ilıcalı, SMS sonuçlarını paylaşarak tartışmaya son noktayı koydu. Peki kim ne kadar oy aldı, hangi isim yüzde kaç oy alarak rakibini eledi, toplu SMS oy sonuçları ne kadar?
TV8 ekranlarında yayınlanan ve tüm Türkiye'nin uzun yıllardır severek takip ettiği yarışma programı Survivor, geçtiğimiz günlerde final yaptı. 30 Haziran Perşembe akşamı final yapan yarışmanın finalinde Adem Kılıçcı ve Nisa Bölükbaşı finalist koltuğunda oturdu. Survivor All Star yarışmasında uzun yıllar sonra ilk defa bir kadın yarışmacı Nisa Bölükbaşı şampiyon olarak yarışmaya damga vurdu.
2022 Survivor Kadın Şampiyonu Nisa Bölükbaşı
Ocak ayında başlayan Survivor All Star 2022 yarışması geçtiğimiz günlerde final yaparak şampiyonu belirledi. Dörtlü final koltuğunda Ayşe Yüksel, Batuhan Karacakaya, Nisa Bölükbaşı ve Adem Kılıçcı oturdu. Çeyrek final oylamasında Nisa Bölükbaşı, rakibi Ayşe Yüksel'den daha fazla oy alarak yarı finale adını yazdırdı. Yarı finalde, Adem Kılıçcı ilk finale çıkan isim olurken Nisa Bölükbaşı ise rakibi Batuhan Karacakaya'dan daha fazla oy alarak final koltuğunda Adem Kılıçcı'nın rakibi oldu.
Nisa, final koltuğunda da rakibi Adem Kılıçcı'yı SMS oylamasında geri bırakarak 12 yıl aradan sonra kadın şampiyon olarak Survivor tarihine adını yazdırdı. Nisa Bölükbaşı'nın şampiyon olması ise bazı tartışmaları beraberinde getirdi. Batuhan Karacakaya'nın annesi Gülhayat Karacakaya, oğlunun hakkının yendiğini ifade ederek çok konuşulacak açıklamalarda bulundu. Batuhan'ın annesi Gülhayat Hanım işte şu açıklamayı yaptı:
“Oğlumun hakkını yiyenler haklarında boğulsun. On gündür her yere yazdım, çırpındım. 'Oğlumun yine hakkı yenecek' dedim. Karşılık bulamadım. Ben kimim ki, duyduklarım beni kahrediyor. Oğlum sadece hak dediği için iki senedir kaybettik. Hala her yeri ağrıyor. Gitti oğlumun emekleri.”
“Nisa, Batuhan'dan 3 Katı Oy Aldı”
30 Haziran Perşembe akşamı gerçekleştirilen finalin ardından Acun Ilıcalı, TV8 kanalında Survivor Ekstra programına katılarak yarışma sürecini değerlendirirken sorulara da yanıt verdi. Batuhan Karacakaya'nın annesi Gülhayat Hanım'ın iddialarını da cevapladı. Acun Ilıcalı katıldığı programda iddialara şu şekilde yanıt verdi:
“Oylamayla ilgili şunu söyleyebilirim; Batuhan'ın hakkı yenmedi. Bunu garanti edebilirim çünkü Nisa, Batuhan'ın üç katına yakın oy aldı. Batuhan'ın annesi 'Hakkımı yendi' diyor, ne hakkı yenmiş? Batuhan'ı severim ama hayatında üç oylamaya girmiş, ikisinde elenmiş. Oğlunun emeğinin çalındığını düşünüyorsa, Nisa'nın oyu Batuhan'ın üç katı. Kim oğlunun hakkını yemiş, neden yesin?”
Survivor programının yapımcısı ve sunucusu Acun Ilıcalı, Batuhan'ın başarılı bir yarışmacı olduğunu ifade ederken, oylamalarda da şampiyon Nisa Bölükbaşı'ndan daha az oy aldığını da ifade etti. Survivor Ekstra programına katılan Acun Ilıcalı, noter onaylı SMS sonuçlarını da ertesi gün açıklayacağını belirtti. Acun Ilıcalı'nın açıkladığı SMS sonuçlarına göre sıralama şu şekilde:
İşte Survivor All Star'ın SMS sıralaması:
Final
Nisa : %59
Adem : %41

Yarı Final
Nisa : %51
Adem : %26
Batuhan : %23

Çeyrek Final
Nisa : %79
Ayşe : %21

Toplu Oylama
Nisa : %28
Batuhan : %22
Adem : %18
Ayşe : %9
Hikmet : %7
Nagihan : %6
Berkan : %5
Ogeday : %4
Acun Ilıcalı'nın açıkladığı sonuçlara göre 2022 Survivor All Star Şampiyonu Nisa Bölükbaşı'nın en yakın rakiplerinden iki katı daha fazla oy aldığı görüldü.

popüler sözlükler

eski defterler
Popüler Sözlüklerden Hangisi sorusunun yanıtı en merak edilen konulardan bir tanesidir. İnternetin gelişmesiyle birlikte hayatımıza giren ve yeni nesil sözlük olarak bilinen birçok interaktif sözlük bulunmaktadır. İnteraktif sözlüklerde merak ettiğiniz bin bir türlü farklı içerik ve tanımları popüler sözlüklerde bulabilirsiniz. Peki hangi popüler sözlük en çok tercih ediliyor?
İnternet ortamında birden fazla interaktif sözlük bulunmaktadır. En bilinen interaktif sözlükler arasında ekşi sözlük ve inci sözlük gelmektedir. Bunların yanı sıra son zamanlarda eski defterler sitesi de en çok ziyaret edilenler arasında yer alıyor.
Türkiye'deki En Popüler Sözlükler
İnteraktif sözlükler olarak bilinen internet ortamında her türlü tanım ve bilgiyi bulabileceğiniz sözlükler, sıklıkla ziyaret edilmektedir. Uzun yıllardır Türkiye'de en çok kullanılan ve bilinen sözlükler arasında ilk sırada Ekşi Sözlük gelmektedir. Ekşi sözlükte her ay en az 750.000 küsür içerik girilmektedir. Kafanıza takılan, merak ettiğiniz, anlamını bilmediğiniz birçok kelimenin tanımını veya olayları farklı kullanıcıların yorumları aracılığıyla okuyabilirsiniz. Ekşi sözlüğe her ay binlerce tanım girilmesinden dolayı yazıların onaylanma süresi de oldukça uzun olabiliyor.
Uludağ Sözlük sitesi de ekşi sözlükten sonra en popüler ve bilinen sözlük sitelerinden biridir. Uludağ Üniversitesi'nden bir öğrenci tarafından kurulan interaktif sözlük, günümüzde de faaliyet göstermeye devam etmektedir. Her ay ortalama 350.000 içerik girilmektedir. Bu sözlük aracılığıyla da farklı görüş ve yorumları takip ederken bilmediğiniz pek çok tanımı da öğrenebilirsiniz.
Türkiye'de popüler olarak kullanılan interaktif sözlükler arasında Cogito Sözlük de yer almaktadır. Bu sözlüğün diğer sözlüklerden en önemli farklı muhafazakar kesim tarafından kurulmuş olması ve sözlük içerisinde küfür ve hakaretlere yer verilmemesidir. İçerik yazan kişilerin küfür ve hakaret yazması yasaktır. Bu sözlüğe de her ay ortalama 45.000 civarında içerik girilmektedir.
Son zamanlarda en çok dikkat çeken popüler sözlükler arasında eski defterler sözlük sitesi de yer almaktadır. Eski defterler sitesine de günde onlarca içerik, tanım, deneyim ve düşünceler girilmektedir. Hayata dair paylaşım yapmak istediklerinizi 7/24 eski defterler sözlük sitesinde paylaşabilirsiniz.
Türkiye'nin İnteraktif Sözlükleri
Türkiye'de internetin gelişimi ile birlikte interaktif sözlüklerde de artmalar başladı. Ekşi sözlük ve inci sözlük gibi popüler sözlüklerin yanı sıra alternatif pek çok sözlükler erişime açıldı. Genel olarak öğrencilerin ve gençlerin kullandığı interaktif sözlükler, günümüzde pek çok kesime hitap etmektedir. İnteraktif sözlüklerde pek çok tanım, deneyim ve düşünce yorumlarını okuyabilirsiniz.
Sadece bir sözlük olarak değil, aynı zamanda bir ansiklopedi olarak da kullanılmaktadır. Uzun yıllar önce kurulan ve yayına hala devam eden interaktif sözlükler, dönemin en önemli olaylarına yer vermesinden dolayı da oldukça önemlidir. Ekşi sözlük gibi internetin en eski ve popüler sözlük sitesi, 1999 yılından beri internet kullanıcıları tarafından takip edilmektedir. İnci sözlük de aynı şekilde uzun yıllardır yayına devam eden popüler sözlüklerden bir tanesidir.
İnteraktif sözlükler arasında eski defterler sözlük sitesi de yer almaktadır. Eski defterler sözlük sitesi pek çok yazara sahiptir. Daha önce hiç duymadığınız konular hakkında düşünceler, yorumlar, kronolojik bilgiler ve hayata dair pek çok konu hakkında yazılmış içerikleri okuyabilirsiniz.
İlgi alanlarınıza göre pek çok interaktif popüler sözlük bulunmaktadır. Merak ettiğiniz pek çok alan hakkında sözlükler aracılığıyla bilgi sahibi olabilirsiniz. Bunun yanı sıra sizler de sözlük yazarı olarak düşüncelerinizi ve yorumlarınızı paylaşabilirsiniz. Ekşi sözlük, inci sözlük, eski defterler sözlük gibi pek çok sözlük sitesine kayıt yaptırarak yorum ve düşüncelerinizi paylaşmaya başlayabilirsiniz.

kanser

eski defterler
Kanser Hayatın Sonu Mu, kanser önlenebilir mi, kanser tedavisi ile ilgili merak edilen birçok sorunun yanıtını sizler için cevapladık. Kanser, belirli organlarda veya dokuda bulunan hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla meydana gelen ve kötü huylu olarak tanımlanan tümör veya urlara denilmektedir. Kanserin erken teşhisi hastanın hayatının kurtulabilmesi için oldukça önem taşımaktadır.
Kanser teşhisi için düzenli aralıklarla doktora gitmek ve gerekli testleri yaptırmak oldukça önemlidir. Biyopsi, laboratuvar testleri, radyolojik incelemeler sayesinde kişilerin kanserli hücre taşıyıp taşımadığı belirlenebilmektedir. Çoğu kanser türü ölümcül olmasına rağmen erken teşhis, beslenme ve düzenli spor sayesinde atlatılabilmektedir. Kanserden korunma veya önleme yolları için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.
Kanser Önlenebilir Mi?
Kanser hastalığı, her ölümcül hastalık gibi insanları en çok korkutan hastalıklardan biridir. Fakat çoğu kişi internette bilgi sahibi olmayan kişiler tarafından yazılan bilgilere inandığı için gereksiz bir şekilde korku yaşamaktadır. Kanser hakkında ve hastalığınızla ilgili detaylı bilgi alabilmek için mutlaka doktorunuza danışmanız gerektiğini unutmamak gerekir.
Birçok kanser türünün önlenebilmesi için sağlıklı yaşam, düzenli beslenme ve spor, stresten uzak durmak, alkol ve sigara alışkanlıklarından uzak durmak gibi pek çok alışkanlık oldukça önemlidir. Sıklıkla görülen kanser türlerinin en başında gelen meme kanseri, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanseri erken teşhis ve sağlıklı alışkanlıklar sayesinde önlenebiliyor.
Uzmanlar kanserden korunmada sağlıklı yaşama ve düzenli egzersize oldukça dikkat çekiyor. Düzenli spor alışkanlığının kanserden koruyucu etkisinin yanı sıra kanser tedavisi gören kişilerde tedavinin yan etkisinin azalttığını da ifade etmektedirler. Özellikle kemoterapi, radyoterapi ve cerrahi işlemler sonrasında hasta kişilerin düzenli olarak spor yapması iyileşme sürecine olumlu etki sağlamaktadır. Bunun yanı sıra meme, kalın bağırsak ve pankreas kanserinin önlenebilmesinde hareketli yaşamın önemine de dikkat çekilmektedir.
Kadınlarda meme kanserini önleyebilmek ve etkilerini azaltabilmek için haftada 4 saatlik bir yürüyüşün oldukça önemli olduğu ifade edilmektedir. Yapılan araştırmalarda 4 yıl boyunda her hafta 4 saat yürüyüş yapan kadınlarda, aynı süre içinde daha az egzersiz yapan kadınlara göre hastalık riskinin % 10 azaldığı görülmüştür. 5-9 yıl boyunca her hafta 12 saat egzersiz yapan kadınlarda, bu süre içinde egzersizi azaltan grupların kanser riski, azaltmayanlara oranla ciddi bir artış gösterdiği de bilinmektedir.
Kanser Riskini Azaltmada Beslenme Düzeninin Önemli Rolü
Tüm dünyada en çok görülen kanser türleri arasında kolon kanseri gelmektedir. Kolon kanseri hem kadınlarda hem de erkeklerde en çok görülen kanser türlerinden biridir. Kolon kanseri riskini azaltmak için beslenme düzeni oldukça önemlidir. Özellikle aşırı kırmızı et, işlenmiş gıda, çiğ ve tütsülenmiş gıda tüketimleri kolon kanseri riskini tetiklemektedir. Bu sebeple kolon kanseri ile mücadele eden ya da kolon kanseri riski taşıyan kişilerin bu tarz beslenme şeklinden kaçınması gerekir. Kırmızı et veya işlenmiş gıdaların aksine daha çok sebze, meyve ve tahıllı gıdaların tüketilmesi önerilir. Bunun yanı sıra aşırı süt ve süt ürünlerinden de kaçınmaları tavsiye edilmektedir.
Sağlıklı beslenmenin yanı sıra kilo kontrolü de kanser riskini azaltmada oldukça önemlidir. Aşırı kilolu ve obez kişilerin kansere yakalanma riski diğer kişilere göre daha fazla olduğu yapılan araştırmalarda belirtilmiştir. Obezite ve rahim kanseri arasında oldukça güçlü bir ilişki olduğu bilinmektedir. Aşırı kilolu veya obez kadınlarda bu hastalığın gelişme riski, 2-3,5 kat daha fazladır.
Kanser hayatın sonu değildir. Erken teşhis ve düzenli beslenme ve spor ile kanser riskinin azaltılmasına ve önlenmesine yardımcı olabilirsiniz.

hayatını sorgula

eski defterler
Her insan hayatının belli bir noktasında hayatını sorgulamaktadır. Peki sen hayatını sorgular mısın? Neden hayatını sorgularsın? Aşk, para, mutluluk, sağlık, kariyer… İnsanlar farklı konularda hayatlarını sorgulamaktadır.
Ünlü filozof Sokrates'inde dediği gibi: “Sorgulanmamış hayat, yaşanmaya değmez.” Hayatımızın anlamını kavrayabilmek, belirleyebilmek için çoğu zaman hayatımızı sorgulamamız bizi daha iyi noktalara götürebilir. Yaşamımızda beğenmediğimiz, yanlış yaptığımızı düşündüğümüz veya daha iyi bir şekilde görmek istediğimiz konuları durup düşünmek bize iyi gelebilir. Bunun için zaman zaman kafamızı dinleyerek hayatımızı sorgulamamız gerekir.
Hayatımızı Neden Sorgularız?
Düşünmek, şüphe etmek veya sorgulamak insan olmayı en anlamlı kılan eylemlerden biridir. İnsan düşünen bir varlık olduğu için hayatındaki en basit ve küçük şeyleri bile sorgulayabilmektedir. Sorgulamak çoğu zaman iyi olsa da bazen kötü olaylara da sebep olabiliyor. Peki hayatımızı neden sorgularız?
Kariyerimizde daha iyi bir noktaya gelebilmek için kendimize hedefler çizmeye başlarız. Kariyerimde bir değişiklik düşünmeli miyim? Şu anki yaptığım işten memnun muyum? Bu tarz sorularla kariyerimizi yönlendirebiliriz. Yaptığımız işten gerçekten mutlu olup olmadığımızı anlayabilmek için kendimizi ve hayatımızı sorgulamamız gerekir. Hayatımızı sorgularken kendi kendimize sorduğumuz sorulara dürüst bir şekilde yanıt vermek oldukça önemlidir. Duygularınızı ve düşüncelerinizi dinlemek sizlere olumlu etki sağlayabilir.
İnsanın kendini ve hayatını sorgulaması hayallerini gerçekleştirmeye bir adım daha atmasına yardımcı olabilir. Hayatımızı sorgularken doğru soruları sorduğumuza da emin olmamız gerekir. Beni tanımlayan şeyler neler? Tutkularım neler? Ben kimim ve ne istiyorum? Neyi yapmaya ya da söylemeye cesaret edemiyorum? Öncelikle kendinizi dinlemeyi, kendinizi tanımayı ve güven kazanmayı öğrenmemiz gerekir. Daha sonra ise kim olduğunuzun ana hatlarını başarıyla tanımladığınızda, başkalarını dinlemek ve hatalarınızı tanımak daha kolay olacaktır.
Kendinizi Nasıl Sorguladığınız Önemli
Hayatınızı sorgulamak size avantaj sağlasa da kendinizi nasıl sorguladığınız bu noktada oldukça önemlidir. Kendinize zarar vermeden hayatınızı sorgulamak gerekir. Kendinizi zarar vermeden sorgulayabilmek için yanlış yapmanın insani normal bir davranış olduğunu hatırlamalısınız. Kariyer sürecinizde yanlış adımlar atmış olabilirsiniz veya arkadaşlarınızla tartışırken yanlış bir davranışta bulunmuş olabilirsiniz. Kendinizi sorgulama sürecinde kendinizi suçlamaktan kaçınmanız oldukça önemlidir. Mükemmel olmadığınızı ve hata yapabilir olabileceğinizi kabullenerek kendinizi sorgulamaya başlamak doğru olacaktır.
Kendimizi sorgularken yaşadığımız en büyük zorluklardan biri de kendimizi hata yapmadığımıza ikna etmeye çalışmaktır. Aynı şekilde hata yaptığımızı kabul etmekte de zorlanmaktayız. Özellikle özgüveni düşük olan kişilerin, egolarını korumak amacıyla hatalarını kabul etmekte zorluk yaşadığı bilinmektedir. Soru sormak, kendimizi ve aldığımız kararları anlamamıza yardımcı olacaktır.
Çevremizle mutlu bir yaşam sürmek, daha sağlıklı olmak, toksik bir insan olup olmadığımızı ya da toksik bir ilişki içerisinde olup olmadığımız anlayabilmek için de kendimizi ve hayatımızı sorgulamamız oldukça önemlidir. Kendimizi sorgulamak insan ilişkilerimizin güçlenmesine de yardımcı olur. Sağlıklı ilişkiler kurabilmek için çevremizle ilişkilerimizi sorgulamamız gerekebilir.
Ünlü psikolog Leyla Navaro'nun da dediği gibi: “Sorgulamak, bazı gerçekleri görmek, değiştirmek, rahatından vazgeçmek, kişisel ve toplumsal eksikleriyle, hatalarıyla yüzleşmek demektir.” Bazı gerçekleri görebilmek için kendimizi objektif bir şekilde sorgulamamız gerekebilir. Bunun yanı sıra hatalarımızla yüzleşebilmek ve çevremizdeki insanlarla sağlıklı, mutlu bir yaşam sürebilmek için de hayatımızı sorgulamak oldukça önemlidir. Kariyer ilgili planlarımızda da hayatımızı sorgulamak olumlu etki sağlayabilir. Ne olmak istediğimize, gerçekten ne yapmak istediğimize, yaptığımız işten memnun olup olmadığımıza hayatımızı sorgulayarak karar verebiliriz.
Hayatımızı sorgulamak bize pek çok yönden avantaj sağlayabilir. Olumlu bir şekilde avantaj sağlayabilmesi için kendimizi sorgularken kendimizi suçlamaktan kaçınmamız gerektiğini unutmamak gerekir.

eskidefterler.com katılımcı sözlük

eski defterler
eskidefterler.com Çok Mu Sözlük, diğer interaktif sözlüklerden farkı nedir gibi pek çok sorunun yanıtını sizler için derledik. Son zamanlarda internet ortamında sıklıkla ziyaret edilen interaktif sözlükler, kullanıcıların ilgisini çekmeye devam ediyor. Eskidefterler.com sözlük sitesi de bunlardan biridir.
Ekşi sözlük, inci sözlük, uludağ sözlük gibi pek çok popüler interaktif sözlük sitesinin yanı sıra eskidefterler.com internet sitesi de tercih edilen sözlüklerden biridir. Her interaktif sözlük sitesinin farklı özellikleri ve kullanıcıları değişiklik göstermektedir. Eskideftler.com internet sitesi 7/24 içerik sağlayan bir topluluk olarak hizmet vermektedir. Sadece bir sözlük ve tanım olarak değil, aynı zamanda geçmişten, günümüzden hatta gelecekten fikirlerinizi, deneyimlerinizi ve hikayelerinizi paylaşabileceğiniz bir sözlük olarak diğer sitelerden ayrılıyor. Fikir ve eleştirilerinizi sizler de kullanıcı ve yazar olarak giriş yaparak yayınlayabilirsiniz.
Türkiye'nin En Popüler Sözlükleri
İnteraktif sözlükler, son yıllarda internetin gelişimi ile birlikte oldukça popüler olmuş durumdadır. Türkiye'de sıklıkla takip edilen birçok popüler sözlük sitesi bulunmaktadır. Bunlardan en başında ekşi sözlük yer almaktadır. Ekşi sözlük Türkiye'nin ilk kurulan sözlük sitesi olarak bilinmektedir. Her ay toplam 750.000 küsür içerik girilmektedir. Birden fazla topluluk bulunmaktadır. Bu topluluk grupları aklınıza gelebilecek her alanda farklı içerikler yazmaktadır. Anlamanı bilmediğiniz bir tanım, olay, düşünce gibi pek çok farklı içerik bulunmaktadır. Ekşi sözlük kalabalık bir topluluk grubu olduğu için yazıların yayınlanma süresi de oldukça uzun olabiliyor.
En popüler sözlük sitelerinden bir diğeri ise inci sözlüktür. İnci sözlükte tıpkı ekşi sözlük gibi uzun yıllardır kullanılan sözlüklerden biridir. Diğer sözlüklerden en önemli farkı küfür ve hakaret içerikli yazıların serbest olmasıdır. Tanım, düşünce, yorum gibi pek çok farklı içeriğe İnci Sözlük aracılığıyla ulaşabilirsiniz.
Türkiye'de en popüler sözlüklerden biri de son zamanlarda oldukça dikkat çeken eskidefterler.com internet sözlüğüdür. Eskidefterler.com internet sitesi üzerinden birçok farklı içeriğe ulaşabilirsiniz. Hayata dair aklınızda ne varsa 7/24 sizlere tercüman olacak bir topluluk grubudur. Eskidefterler.com internet sitesine sizler de üye olarak yazar girişi yapabilir ve kendi düşüncelerinizi veya yorumlarınızı paylaşabilirsiniz. Özgür bir şekilde bilgi ve birikimlerinizi takipçilerle paylaşım yapabilirsiniz. Gündemde olan birçok konudan ilgi çeken birçok farklı içeriğe kadar farklı paylaşımlar bulabilirsiniz.
Eskidefterler.com İnteraktif Sözlük
İnternetin gelişimi ile birlikte interaktif sözlük kullanımı da internet kullanıcıları arasında oldukça yaygınlaştı. Türkiye'de bilinen ilk interaktif sözlük olan ekşi sözlük sitesinin yanı sıra her gün farklı sözlük siteleri de açılmaktadır. Yeni ve farklı interaktif sözlüklerden biri de eskidefterler.com internet sitesidir. Diğer interaktif sözlük sitelerine göre içerikleri ve yazar topluluk grubu ile oldukça dikkat çekmektedir. Kalabalık bir yazar topluluk grubuna sahip olan eskidefterler.com sitesinden pek çok farklı yoruma ulaşabilirsiniz.
Eskidefterler.com interaktif sözlük sitesi sadece sözlük ve tanım içeriklerinden oluşmamaktadır. Kalabalık yazar topluluğu sayesinde birden farklı düşünce, yorum ve deneyim hakkında da içerikler paylaşılmaktadır. Gündemde neler olup bitiyor, merak ettiğiniz konular hakkında farklı kişilerin görüşleri, anlamını bilmediğiniz kelimelerin tanımları gibi pek çok farklı konuda içerik bulabilirsiniz. İnteraktif sözlük sitesi olan eskidefterler.com internet sitesine sizlerde kayıt olarak yazar olabilirsiniz.
Kalabalık yazar grubunun bir üyesi olarak düzenli olarak farklı konular hakkında içeriklerinizi paylaşabilirsiniz. 7/24 içerik yayını yapan eskidefterler.com internet sitesi bilgilerinizi ve eleştirilerinizi paylaşabileceğiniz güvenli sözlüklerden biridir. Zaman makinesi eskidefterler.com sitesine üye olarak özgürce yazarlık yapmaya başlayabilirsiniz. İnteraktif sözlükler arasında son zamanlarda oldukça takip edilen bir sözlük olarak da biliniyor.

asgari ücret artışı

eski defterler
Asgari ücret artışı son zamanlarda en çok merak edilen konulardan biridir. Avukat, mühendis, işçiler, esnaf gibi pek çok çalışan asgari ücret artış haberlerini dört gözle beklemekteydi. Peki 2022 asgari ücret artışı ne kadar oldu?
Milyonlarca işçinin kulağı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yapacağı konuşmadaydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan çalışan kişilerin asgari ücretlerine %30 zam yapılacağı haberlerini duyurdu. Peki yeni zam ile birlikte asgari ücret çalışan bir işçinin yeni maaşı ne kadar oldu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan Asgari Ücrete Zam Haberini Duyurdu
Kamu çalışanları veya özel sektör çalışanları asgari ücrete yapılacak olan zam haberlerini dört gözle bekliyordu. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmasında asgari ücrete %30 zam yapıldığını belirtti. Yapılan yeni zam oranıyla birlikte asgari ücretin net 5500 lira olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, memurlara da maaşlarında artış yapıldığı haberini verdi. Yeni zam ile birlikte memurların maaşlarında da gelir vergisinden dolayı 300 lira bir artış olduğu ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Türkiye bir süredir maruz kaldığı ekonomik tuzaklara kendi geliştirdiği bir programı uygulamaktadır. Bu program başarıyla yürütülürken salgın ve savaş sebebiyle olumsuz sonuçlar doğurdu. Yeni durumun en somut, olumsuz sonuçlarını kurdaki ve enflasyondaki yükseliş olarak yaşadık. Esasen enflasyon sadece ülkemizin değil, gelişmiş devletler başta olmak üzere tüm dünyanın en öncelikli sorunudur. Bizim kendi gerçeklerimiz ve alışkanlıklarımız sebebiyle ülkemizde enflasyon rakamları elbette farklı tezahür etmektedir. Ancak fiyat artışlarının oranları değişik olsa da ekonomik işleyişe ve insanların hayatlarına olan etkisi aynıdır. Bu anlayışla dünyadaki her gelişmeyi yakından takip ederken asıl dikkatimizi ve önceliğimizi kendi vatandaşlarımızın sorunlarının çözümüne verdik, veriyoruz.”
Yaklaşık 7 milyon asgari ücretli çalışan işçi, 1 Temmuzdan başlamak üzere maaşlarını yeni zam üzerinden alabilecek. 1 Temmuz 2022 tarihinden itibaren geçerli olacak asgari ücret, brüt 6.471TL, net 5500,35 TL olarak belirlenmiştir. Böylece, 2022 Ocak dönemine göre net asgari ücrette yaklaşık % 30 oranında artış sağlanmıştır. 2021 yılına göre ise net asgari ücretin artış oranı yaklaşık % 95 olmuştur. Asgari ücrette yapılan bu artış, tüm çalışanlar bakımından da vergi istisnası tutarının artışı kadar ek gelir avantajı sağlamaktadır.
Kamu Çalışanların Maaşlarına %40 Zam
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, kamu çalışanlarının maaşlarına yapılacak zam haberinin de müjdesini verdi. Yeni düzenlemeler ile birlikte artık kamu çalışanlarının maaşlarına %40 oranında zam yapıldı. Avukat, mühendis, doktor, hemşire gibi pek çok kamu çalışanı bu zam oranında yararlanabilecek.
Bakan Vedat Bilgin şu açıklamalarda bulundu:
“Temmuz ayından geçerli olmak üzere yüzde 30 oranında bir ara artış yapıyoruz. Buna göre yeni asgari ücret net 5 bin 500 lira olacaktır. İşçi başına devletimiz işverenlere de 100 lira destek verecektir. Yeni asgari ücretin tüm çalışanlarımıza ve geliri buna endeksli tüm kesimlere hayırlı olmasını diliyorum. Asgari ücret kadarki gelirin vergi dışı kalması uygulamasıyla kamu çalışanlarına ve emeklilere bu artış ortalama 300 lira olarak yansıyacaktır.”
İşçilerin yanı sır avukat, mühendis, doktor gibi kamu çalışanlarına da yapılan zam birçok kesimi sevindirse de bazı kesimi de düşündürdü. Önümüzdeki günlerde asgari ücrete yeniden zam yapılıp yapılmayacağı hakkında kesin bir karar yok. Fakat uzmanlar, asıl artışın yılbaşına yakın dönemde yapılacağını beklediklerini ifade etmektedir. Yılbaşına yakın dönemde hem kamu çalışanlarına hem de asgari ücrete yeniden zam konusu gündeme gelecek.
2 /

hoş geldiniz, bilginizle fikirler ve eleştiriler getirdiniz.


eski defterler ile zamanda yolculuk açılıyor. dün, bugün, yarın ve sonsuza değin el değmemiş konularda deneyim ve düşüncelerinizi açıkça paylaşabildiğimiz kronolojik bilgilik, hayata dair ne varsa aklınızdakilere 7/24 tercüman olacak etik çerçevede bir topluluğuz.
üyemiz olarak, zaman makinesi eski defterler'e siz de özgürce yazılar yazmak ve yönetimine katılmak ister misiniz? iletişim: sozluk@eskidefterler.com / +908503022238

hemen yazar olun